Önceden olsa en ufak şeyi kafama takar bünyemin alt üst olmasına sebep olurdum. Şimdi ne zaman öyle hissetmeye kalkacak olsam, çok şey atlattın, diyorum kendime ve hiçbir şey senden daha önemli değil. Bu yüzden bir yolunu bulup işin içinden çıkıyorum sanırım.
Hem biliyor musun, bu o kadar rahatlatıcı ki... Hiçbir kaygı taşımadan klavyenin tuşlarına basmaktan bahsediyorum, beğenilme kaygısı taşımıyor muyum? Ah, elbette, biraz. Ama omuz silkiyorum; sorun değil. Her şey kendimi daha iyi hissetmek için.
Mesela dünyada en sevdiğim sesin klavye tuşlarına basmak olduğunu keşfediyorum şu an. Bu ses bana güç veriyor; parmaklarımla her tuşa bastığımda kendime güç yüklemesi yapıyorum sanki. Bu beni inanılmaz mutlu hissettiriyor ve gülümsetiyor.
Dünyada basit şeylerle mutlu olmayı bilen insan sayısı ne kadar az, bundan haberin var mıydı?