İhtiyacım varmış. Uzun süreden sonra kendimle konuşmaya. Dinlemeye,hatırlamaya. Gözlerimden süzülen yaşlara. Kaçmakla bir yere varılmıyormuş. Sadece içindeki çığlıkları sessize alıp devam ediyormuşsun yaşamaya. Dinlediğinde kendini içindeki kırıkların ruhuna battığını hissediyorsun. Kimsenin bilmediği, kimsenin anlamadığı yerdeymiş o kırıklar. Ve parçaları birleştirdiğine inanırken, güçlüyken, gerçek sessizliğin içine daldığında tekrar ayrılıyor tüm parçalar. Acıtıyor tekrar. Aynı yerden. Daha az belki evet.
Elbette öyle güzel şeyler de var ruhunu okşayan. Güçlü olmanı sağlayan. İçinde kocaman bir yalnızlık var sanıyorken aslında olmadığını hatırlatan,kendini bulmanı sağlayan,şükrettiren.
Her şey için iyi ki. Çok az şey için keşke. Başka türlüsü sadece karamsarlık.
Gözlerimi kapatıyorum karanlığa. Koskoca bir sene biterken yaşadığım her ana gidecek ruhum şimdi. Gönlüm dolaşacak dokunduğum kalpleri. Belki de terapidir bu ? Kendimi böyle daha iyi bulacağım. Sonra daha çok yazacağım...