Tarihteki 7 Korkunç Gizli İlim

Katılım
3 yıl 7 ay 9 gün
Mesajlar
3,999
Tepkime puanı
3,350
Konum
TR-GB
Cinsiyet
bPg20e
Medeni Hal
Gizli ilimler tarihindeki en tehlikeli öğretiler

Kimilerine göre sadece fantezi dünyası, kimilerine göre ise insanlık tarihine yön veren büyük bilgi hazinesi: Gizli ilimler.

Evet, gerçekten de gizli ilimlerin varlığı ve etkileri üzerine henüz toplum uzlaşmış değil.

Peki insanlık tarihindeki en önemli gizli ilimler nelerdir? Nasıl uygulanırlar ve etkileri nelerdir?

Bu sorulara yanıt vermek üzere en önemli 7 gizli ilmi sizler için araştırdık. İşte o korkunç öğretiler:

“İlmi illet” adlı gizli ilimle insanların akıl ve beden sağlığını bozma

İlmi illet çeşitli yöntemler kullanarak bir kişinin akıl ve beden sağlığını bozma uygulamalarıdır. Tarihte daha çok bu gizli ilim din ve devlet büyüklerine zarar vermek maksadıyla uygulanmıştır.

İlmi illet ile bir kişiye şu tarzda zararlar verdirilebilir:

  • Kişinin delirtilmesi
  • Geçici ya da kalıcı olarak körlük, sağırlık, kekemelik illetlerinin verilmesi
  • Zehirlenme vakaları (öldürme maksatlı)
  • Kalp krizleri (öldürme maksatlı)
  • Nefes alamama (öldürme maksatlı)
  • Sebebi tahlillerde tespit edilemeyen şiddetli ağrılar
  • Cildin çürüyüp bozulması
İlmi illet sıralanan bu zararlar dışında pek çok farklı sağlık sorununa da yol açabilmektedir.

İlmi illet konusunda en yetenekli olanlar doktorlardır. Görevleri insanlara şifa vermek olan doktorların bir kısmının bu tarz bir ilimle “suikastçı gibi” davranmaları çok ilginç bir durumdur.

En masum insanları dahi acımasız bir katil haline getiren gizli ilim: “Analjezi”
Analjezi bir kişinin trans halinde iken ruh ve beden bağını kesmesidir.

Bu gizli ilim Uzakdoğu kökenli olup dini inançlar dolayısıyla acı çekmemeyi ifade eder. Kızgın ateş üstünde yürüyenler, vücutlarına şiş batıranlar, uzun süre aç kalanlar bu gizli ilimden faydalanmaktadır.

Ancak analjezi ilmi her zaman dini duyguların dışa yansıması olarak uygulanmamıştır. Bazen bu gizli ilim korkunç bir silaha da dönüştürülmüştür.

Bu gizli ilmin tekniklerinden faydalanan bazı örgütler “fedai” adını verdikleri caniler yetiştirmişlerdir. Bu kişiler hiçbir acı duymadıkları ve ölümden korkmadıkları için en tehlikeli görevleri gözlerini kırpmadan yapmışlardır.

Analjezi ile aşırı telkin edilmiş kişiler maalesef yüzyıllarca dünyayı kan gölüne çevirmişlerdir.

İlginizi Çekebilir: Juju Büyüsü

Dini görünümlü büyücülük faaliyetleri: “havas ilmi”


Havas ilmi ayet, hadis ve esmaları kullanarak hayatı değiştirdiğini iddia eden bir alandır.

İlk bakışta dini bir uygulama gibi görünür. Ancak dini sembollerin kullanılarak büyü yapılmasından başka bir şey değildir.

Örneğin havas ilminde çocukların hayırlı birer evlat olmasını temin eden uygulamalar olduğu gibi başkasının karısını kendisine aşık ettirmek için okunan tılsımlı sözcükler de vardır. Yani havas ilminde helal ve haram iç içe geçmiş durumdadır.

Havas ilminin kaynağı aslında eski Arami kültürüdür. Bu kültür öğeleri İslami bir görünüm kazanarak varlığını sürdürmektedir.

Muska yapma, rukye ve koruyucu bazubentler havas ilminin günümüzdeki en bilinen uygulamalarıdır.

Korkutucu bir gizli ilim: “Hüddam ilmi”
Hüddam cin taifesinden olan ve insanlar tarafından köleleştirilen varlıklara verilen isimdir.

Bu ilimde insanlar ile cinler arasındaki alemin sınırları ortadan kalkar ve insanlar ile cinler birbirlerinin hayatına müdahale etmeye başlar.

Hüddam ilmi ile uğraşan kişiler cinleri kendilerine bağlayarak onları çeşitli işlerde çalıştırırlar.

Daha çok kötü işlerde kullanılmak üzere cin görevlendiren bu kişiler ciddi risklerle de karşı karşıya kalırlar.

Çünkü kendilerine itaat ettirdikleri varlıklar insanlar gibi sınırlı bir güce sahip mahlukatlar değildir. Bir insanın ilmi ne kadar derin olursa olsun cinleri yönetmesi son derece güçtür.

Anadolu köylerinden Hollywood’a uzanan bir gizli ilim: “Hurufilik”

Hurufilik Anadolu’nun doğusunda ve Azerbaycan’da ortaya çıkan bir mezhebin ismidir.

Bu mezhebe göre kelimeler ile gerçek hayat arasında çok yakın bir ilişki söz konusudur. Yani kelimeler hayatı değiştirirken hayat da kelimelere biçim verir.

Bu ilimde sözcükleri oluşturan her harfin (sesin) tılsımlı bir tarafı vardır. Bu tılsım çözüldüğünde hayatın anlamı da çözülecektir.

Kuran dahil tüm dini metinleri kelime, hece ve harflere bölerek belli şifreler ortaya çıkarmaya çalışmışlardır.

Günümüzde pek çok Hollywood filmine esin kaynağı olan “19 sayısının mucizesi, 666 laneti, 13 uğursuzluğu, 7 sayısının görkemi…” gibi ifadeler aslında kaynağını Anadolu’daki bu eski mezhepten almaktadır.

15 yüzyılda Anadolu, Azerbaycan ve Suriye’de bu mezhebin üyeleri yakalanarak çeşitli işkenceler sonucu öldürülmüşlerdir. (Derisi yüzülme, vahşi hayvanlara parçalatma, kol ve bacakları çaprazlama germe vs…)

Hurufiler bu yoğun baskılardan sonra diğer mezhep ve tarikatların içine karışarak kendilerini gizlemişlerdir. Günümüzde hala bu görüşleri “Letrizm” adıyla savunan pek çok insan bulunmaktadır.

Dini bir mertebe: “ilmi ledün”
İlmi ledun din büyüklerinin bildikleri ve mahiyetini sadece ruhsal olarak olgunlaşmış kişilere anlattıkları bir alan olarak bilinir.

Keramet olarak kabul edilen bazı davranışları sergileyen büyük din önderlerine ait çok sayıda olay anlatılmaktadır. Bu olaylarda normal bir insanın sınırlarının ötesinde olağanüstü özelliklere rastlanır.

Din büyüklerinin yaptıkları büyü olarak nitelendirilmez. Çünkü onlar bu hareketleri şer güçlerin yardımı ile değil Allah’ın izniyle yapmışlardır. Bu tarzdaki bilgi alanına ilmi ledün adı verilir. Bazı kaynaklarda bu ilim için “Hazreti Süleyman’ın ilmi” tabiri kullanılır.

Devletlerin büyük bütçeler ayırdıkları bir gizli ilim: “zihin okuma ve yönlendirme”

İnsanların zihnine hükmedilirse aslında tüm dünyaya hükmedilebilir. Bu gerçeğin farkına çok erken dönemde varan yöneticiler zihin kontrol yöntemlerine büyük önem vermişlerdir.

“Bilinçaltı çalışmaları, propaganda faaliyetleri, eğitim kurumları ve basın” bilinen zihin kontrol araçlarıdır. Ancak herkesçe bilinen bu zihin yönlendirme araçları dışında farklı zihin okuma ve yönlendirme metotları da mevcuttur.

Birçok ülkede zihin kontrol yöntemleri üzerine büyük bütçeler ayrılmış ve yüzlerce kişinin çalıştığı enstitüler kurulmuştur. Hatta bazı ülkelerde pilot kasabalar seçildiği ve buradaki vatandaşlar üzerinde sosyal deneyler yapıldığı da ifade edilmektedir.
 

Benzer konular

Geri
Üst Alt