Sezaryen sonrası normal doğum

Katılım
3 yıl 5 ay 29 gün
Mesajlar
602
Tepkime puanı
275
Konum
Antalya
Cinsiyet
bPg20e
Sezaryen olmuş bir kadının, sonraki hamileliğin de normal doğum yapmasına sezaryen sonrası normal doğum (SSVD) denilmektedir. Ancak bu durum her zaman mümkün ve güvenli olmayan durum olduğu da gerçektir.
Sezaryen Sonrası Normal Doğum

Sezaryen olmuş bir kadının daha sonraki hamileliğinde normal doğum yapmasına sezaryen sonrası normal doğum (SSVD) denilmektedir. Ancak, bu durum her zaman mümkün ve güvenli olmayan bir durum olduğu da gerçektir. Her doğumda olabilecek bir nedenden dolayı yani vajinal doğumun başarılamaması ile sezaryen yapılabilir. Bebeğin ölümü veya uterin rüptür dediğimiz rahmin yırtılması ile oluşan tehlikeli komplikasyonlarda acil olarak sezaryen yapılması gerekebilir. Bazen de hamilelik sırasında anne ve bebek açısından oluşabilecek eylemlerde sezaryen planlanmışken doğum o kadar hızlı ilerler ki, anneyi sezaryene almaya vakit kalmadan bebek doğabilir. Sezaryen ve normal doğumun arasındaki süre sağlıklı bir doğum açısından En az iki yıl olmalıdır.
SSVD aslında önceden düşünülmesi ve planlanması gereken ve gerekli tedbirlerin alınmasından sonra yapılması daha uygun olan, belli riskler içeren bir doğumdur. Sezaryen doğum, zorunlu hallerde anne bebek için hayat kurtarıcı bir müdahale olmakla birlikte, annelerde depresyon dediğimiz doğumdan sonraki 6 haftayı da kapsayan ve halk arasında lohusa sendromu olarak adlandırılan (postpartum),ateş, uzun süre hastanede kalış, yara enfeksiyonu, emzirme problemleri gibi birçok komplikasyon gelişmesine neden olabilmektedir

Sezaryen sonrası normal doğumun önerilmediği durumlar​

  • Anne komplikasyonlu gebelik geçiriyorsa,
  • Çoğul gebelik söz konusuysa,
  • Kadın 2 ya da daha fazla sezaryen olmuşsa,
  • Anne adayının önceki sezaryen eylemi zor ve fetusun ölümü ile sonuçlanmışsa,
  • Bebeğin anne karnındaki pozisyonu yani bebeğin başı uygun değilse,
  • Pelvis ölçümleri vajinal doğum için çok küçük ise,
  • Uterus rüptürü (rahim yırtılması) olayı varsa,
  • Yüksek tansiyon ve şeker hastalığı olanlar
  • Daha önce geçirilmiş rahimle ilgili operasyonlar
  • Anne adayının ve bebeğin tıbbi problemleri varsa sezaryen sonrası normal doğum önerilmemektedir.
SSVD doğumda sezaryene göre daha az kanama, daha az enfeksiyon, daha kısa iyileşme süresi söz konusudur. Avantajlarını sıralamak gerekirse;
1- Medikal Yararlar; Vajinal doğumların sezaryen doğumlara oranla riski azdır. Anne ölümleri daha azdır, doğum sonrası annenin ağrıları az olur, büyük organ yaralanmaları (üriner ve bağırsak) oluşmaz ve bebeğini emzirmeye hemen başlar. Doğum sonrası ağrılar az olur. Doğum sonrası kan nakli daha az oranda olup, enfeksiyon daha az görülmektedir.
2- Psikolojik Yararlar; Doğum sonrası lohusalık depresyonu riski daha azdır. Doğum sonrası fiziksel olarak güçsüzlük yaşamaz. En önemli konu annelerin içgüdüsel olarak doğar doğmaz bebekleri ile buluşma istekleridir ve bu durum sonrası anneliğe daha kolay alışırlar. Zaten doğumun tüm büyüsü bu buluşma anında gizlidir.
3- Maddi Açıdan yararlar; Doğumdan sonra iyileşme süreci uzun sürmez ve hastanede fazla kalınmaz ve hasta maddi zarara uğramaz.

Sezaryen sonrası normal doğum riskleri​

Günümüzde sezaryenle doğum son derece güvenli görülmektedir ancak, bazı riskleri de beraberinde getirir. Özellikle, sezaryen sonrası normal doğumun getirdiği en büyük risk faktörü (uterin rüptür) rahmin yırtılmasıdır. Rüptür olduğunda artık doğum mümkün değildir ve sezaryen gerektirir. Bütünlüğü bozulduğu içinde rahim bebeği dışarıya atamaz. Bazen kasılmalar durur, bazen de rahim tamamen kasılı kalır. Önceden geçmeyen bir ağrı başlayabilir. Eğer yırtılma olan bölgede kanama varsa bebekte stres bulguları (kalp atım hızı anormallikleri) veya annede iç kanama belirtileri yaşanabilir. Bu durum bazen rahmin tamamen alınmasını gerektirecek kadar ciddi boyutlara ulaşabilmekte ve kanama yoğunluğu yaşanarak annenin hayatını riske edebilmektedir. Böyle rüptür şüphesi dahi varsa anneye acilen sezaryen yapılmalıdır. Diğer taraftan, doğum eyleminin yavaş ilerlemesiyle vajinal doğumun yarıda kesilmesi, vajinal doğumun başarılamaması ve eski sezaryen dikiş yerinin açılarak yırtılması da bu riskler arasında yer almaktadır.
Bu saydığımız riskler, tıbbi olarak gerçekten sezaryenin gerekli olduğu durumlarda göze alabileceğimiz düşük risklerdir. Tıbbi sebeplerden dolayı sezaryen kararı alınan annelerin korkmasını gerektirecek durum söz konusu değildir. Ancak tıbbi bir gereklilik yokken alınan sezaryen kararlarında, bu risklerin tümü istemediğimiz halde karşımıza çıkacak gerçekler arasındadır.
SSVD'un gerçekleştirilebilmesi için gerekli Koşullar şunlardır;
  • Anne adayı vajinal doğumda istekli olmalı ve zorlanmamalı
  • Uterusta şekil bozukluğu veya rahim yırtılması gibi durumların olmaması,
  • Pelvis çatısı normal doğum yapmaya uygun olması,
  • Sezaryenin alt segment transvers insizyonla yapılmış olması,
  • Daha önce sezaryenle doğum yapmış kadınların 36 haftadan sonra doktoru tarafından değerlendirilmesi,
  • Fetüs 4000 gram’ın altında olmalı,
  • Gebe önceden hem vajinal hem de sezaryen doğum yapmış ise, vajinal doğuma yatkın olduğunun bilinmesi ve hastaya iki olasılıkla ilgili detaylı bilgi verilmesi,
  • Gebeler SSVD risk ve avantajları konusunda bilinçlenmeli ve sorumluluk almaları,
  • Hastanın tüm eylem sürecinde, doktoru tarafından takip edilmesi gerektiğinde acil durumlarda acil sezaryenden sorumlu doktora ulaşabilmesinin ve koşulların sağlanması,
  • Her ilde uygun bir hastaneyi sezaryen sonrası vajinal doğum için uygun hale getirilmesi,
  • Acil durumlarda anestezi ekibi ve ameliyathane koşulları ile, yeni doğan yoğun bakım servisi ve acil kan ihtiyacına olanak sağlayan koşulların sağlanması,
  • Her doğumda olduğu gibi SSVD’de de, kanıta dayalı tıbba uygun hareket edildiği halde yaşanan olumsuz sonuçlarda doktorların korunması yer almaktadır.
Sonuç olarak, anne adaylarının doğuma gergin ve korkan bir zihinle değil, güvenen ve doğumun her türlü şekline hazır bir zihinle girmeleri gerekmektedir. Bu yüzden, sezaryen oranlarının azaltılarak normal doğumun toplumun bilinçlendirilmesi açısından sağlık personellerinin eğitilmesi ilk adım olacaktır.Yapılan bu bilinçlendirme ile, hem kadın sağlığı, hem de maddi yük açısından yadsınamaz bir gereksinme oluşacaktır. Sezaryen sonrası normal doğum dikkatli seçilmiş olgularda annenin ve yeni doğan için yeterli donanım ve bakım koşullarının olduğu, ailenin de onayı alınarak sağlık kuruluşlarında uygulanması kabul edilebilir bir yöntemdir. Doğru doktora kendinizi emanet edin. Doğumda karşılaşılabilecek her duruma önceden hazırlıklı olun. Sezaryen veya sezaryen sonrası vajinal doğumda olsa doğumdan mutlu ayrılın.
Bilimsel Çalışma Sonuçları
Rahmin yırtılma riski:
%0.5
Bebekle ilgili riskler, özellikle sezaryene dönerse, planlanmış sezaryen doğuma göre %0.25 daha fazladır.
  • SSVD nin başarılı olma yani, sezaryene dönmeyip normal doğum gerçekleşme oranı: %70
  • SSVD nin başarısız olma yani, sezaryene dönme olasılığı: %30
  • SSVD nin başarısız olma yani, sezaryene dönmesi durumunda, hem anneye hem bebeğe ait riskler, planlanmış tekrarlayan sezaryene göre artar ama bu artış yüksek değildir.
Kaynak
ACOG Practice bulletin no. 115: Vaginal birth after previous cesarean delivery. American College of Obstetricians and Gynecologists. Obstet Gynecol. 2010 Aug;116(2 Pt 1):450-63
 
Geri
Üst Alt