Sisal (Agave sisalana), Agavaceae familyasından olup kökeni Meksika Körfezi ile Antil Adaları arasındaki Yucatan’a dayandığı biliniyor. Günümüzde sıklıkla Brezilya, Afrika ve Endonezya’da yetiştirilmektedir. Sert coğrafi koşulları seven, kenevire benzeyen, içerdiği sağlam ve dayanıklı elyaf sayesinde tekstil sanayinde çokça kullanılan bir bitki türüdür. Sıcak, sert verimsiz toprak ve nemli iklimlerde yetişir, nem çekme ve esneme özelliği iyi olduğu için gemi halatı yapımında, tarımda denizcilikte ve cilt temizliğinde kullanılır.
Yapraktan elde edilen lif sınıfında en fazla Sisal bitkisinden lif üretilir. Çoğu türlerinin yapraklarının uçları keskin dikenlere sahiptir. Sisal bitkisi, 7-8 yaşına geldiğinde lif üretimi için kullanılabilir. Uzun, kalın, etli ve kın şeklindeki yaprakların %80-85’i sudur. Taze yapraktan çürütme yöntemi ile %3-4 kadar lif elde edilebilir. Bir bitkiden 15-20 yıl boyunca ürün alınabilir. Sisal lifleri birbirleri ile yapışık halde bulunan hücre demetleri şeklindedir. Liflerin boyu 100 santimetreye kadar ulaşır. Rengi beyazdan sarı, kahveye kadar gider. Yapısı %65-72 selüloz içerir. Lifte küçük gözenekler olduğundan nem çekme özelliği fazladır. Sağlamlığı ve tuzlu suya karşı dayanıklılığı oldukça fazladır. Aynı zamanda diğer kaba liflere göre esnekliği iyidir. Sisal elyaf üretimi, dünya bitki esaslı elyaf üretiminin %2’sini oluşturmaktadır.
Sisal Bitkisinin Kullanım Alanları
Sisal lifleri, tarım, otomobil zemin örtüleri, paspas, ev zemin örtüleri, iskemle döşemesi, çuval,alışveriş çantası, nişan tahtası ip, halat vb. gibi alanlarda kullanılır. Yaprakları çok elyaflı, dokumada kullanılır. Örme işlerinde, gemi halatlarında, tarımda ve denizcilikte bağlama malzemesi olarak da kullanılır. Sisal liflerinden kaliteli kâğıtlar elde edilir. Liflerin alınmasından sonra geriye kalan yaprak kısımları, mum ve sodyum pektat eldesinde kullanılır. Sisal yaprakları, kortizon sentezinde değerlendirilen bir bileşik olan hekogenin içermesi nedeniyle, tıbbi amaçlar için de kullanılmaktadır.
Alparslan Kuytul Hocaefendi bir yazısında sisal bitkisinin zorluklarla mücadelesi konusunda şunları söylemiştir:
“Sisal bitkisi Yucatan bölgesinde yetişen, büyük yaprakları olan ve içindeki elyaf sayesinde kıymeti olan bir bitkidir. Amerikalı uzmanlar bu bitkinin tohumlarını alıp ektiler. Bitki gayet güzel büyüdü. O sevinçle, “Tamam bu işi aldık. Artık bu bitki bizim buralarda yetişecek” dediler. Fabrikaya götürdüler fakat aradıkları elyafı bulamadılar. Sonra anladılar ki, bu bitkinin elyafı güzel topraklarda, rahat yerlerde oluşmamaktadır. Bu bitkinin kendi vatanında, taşlıklı, rüzgârlı yerlerde, kötü topraklarda, mücadele ederek büyümesi gerekmektedir. İçindeki elyaf, mücadele esnasında oluşmakta, rahat bir şekilde büyüdüğünde oluşmamaktadır. Bitkide elyaf, insanda şahsiyet… Zorluklar içinde yetişmeyen Sisal bitkisinde o elyaf oluşmadığı gibi zorluklarla boğuşmayan, rahat yaşayan, tehlikelerle karşılaşmayan insanın da şahsiyeti güçlenmemektedir.
Kur’an’ın ifadesiyle وَلَنَبْلُوَنَّكُمْ بِشَيْءٍ مِنَ الْخَوْفِ وَالْجُوعِ وَنَقْصٍ مِنَ الْاَمْوَالِ وَالْاَنْفُسِ وَالثَّمَرَاتِۜ وَبَشِّرِ الصَّابِر۪ينَۙ “Yemin olsun ki, sizi muhakkak açlıkla, korkuyla, mallardan, canlardan, ürünlerden eksiltmekle imtihan edeceğiz. Sabredenleri müjdele.”(Bakara, 155) Çünkü siz yeryüzüne yükselmek için gönderildiniz. Malınıza, canınıza zarar gelecek, korkulu günler geçirecek, tehditler alacaksınız. Böylece yükseleceksiniz ve şahsiyetiniz gelişecek. Avrupalılar, Amerikalılar rahat yaşadıkları için zorluklara karşı tahammül güçleri gelişmiyor. Bunun için en ufak bir olay karşısında dayanamayıp intihar ediyorlar.”
Rahat bir hayat şahsiyetin gelişmesinin önünde büyük bir engeldir ve zamanla insanın şahsiyetini öldürür. Zorluklarla dolu bir hayat ise insanın şahsiyetini geliştirir.Allah azze ve celle kullarını yükseltmek, meleklerden üstün hale getirmek istiyor. Allah’ı temsil edecek insanın şahsiyetinin gelişmesi için; zorluklarla karşılaşması, kâfirler ve fasıklarla mücadele etmesi, korkulu günler geçirmesi lazımdır. Amerikalı uzmanların da denemiş olduğu gibi hayatının kolaylaştırılması bu bitkiyi mahvediyor. Bu insanlar içinde geçerlidir. Kolay bir hayat yaşamak bizleri aslında içten içe yok ediyor. Sisal bitkisini değerli kılan elyafın üretimi için zor şartlarda yetişmesi gerekiyorsa biz insanlarında onu örnek alması gerekmektedir.
Büyük insanlar daima büyük mücadelelerden ve zorluklardan sonra ortaya çıkar. Rahat zamanlarda büyük insanlar yetişmez. Birçok insan rahatlığını düşünür. Fakat başarının yolu baş koyduğu konu üzerinde kafa yormakla, stres altına girmekle olur. Bir işin kaygısını çekmeyen, tembellik eden hayatta hep arkada kalır. Hayatımıza baktığımızda kolay ettiğimiz şeylerin verdiği tat, çok çabuk geçer. Zorluklarla, uykusuz kalıp, çile çekerek yaptığımız işlerin güzel bir sonuca erişmesiyle ondan aldığımız lezzetin tadı hiçbir şey de yoktur.
Uğrunda zorluklara karşı mücadele edilecek tek din de İslamdır. İslam bize zorlukla birlikte veya zorluktan sonra kolaylık olacağını söyler. İslam davası uğrunda karşımıza çıkan zorluklar, bizi güçlendiren, olgunlaştıran ve yetiştiren fırsatlardır. İslam insana şahsiyet kazandırır. Zorluklara direnen, güçlüklere boyun eğmeyen, aksine; sıkıntıların içinden çözüm yaratan şahsiyetler de başarılı olabilmişlerdir. Sebebi yarattıkları çözümler değil, aksine zorluklara direnebilme ve mücadele edebilme güçleridir.