- Katılım
- 1 yıl 8 ay 20 gün
- Mesajlar
- 41
- Tepkime puanı
- 7
Diyarbakır'daki Ulu Cami Külliyesi içinde yer alan Mesudiye Medresesi'nin mimari yapısı içinde yer alan ve halk arasında deprem sütunları olarak adlarılan, denge sütunlarının dönmeye devam etmesi, tarihi binanın Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenmediğini gösteriyor.
Sur ilçesindeki Ulu Cami Külliyesi girişinde bulunan Mesudiye Medresesi, Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığına bağlı olarak Diyarbakır Yazma Eserler Kütüphanesi'ne ev sahipliği yapıyor.
İnşasına 1198'de Artuklu Meliki Ebu Muzaffer zamanında başlanan, 1223'te Melik Mesud döneminde tamamlandığı için "Mesudiye" ismiyle anılan yapı, Anadolu'nun ilk üniversitelerinden biri oldu.
Medresenin iç avlusundaki mihrabın iki yanına yerleştirilmiş döner denge taş sütunlar, binanın herhangi bir sebeple çökme veya kaymalarını belirlemek amacıyla konuldu.
Dicle Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İrfan Yıldız, 6 Şubat'ta Kahramanmaraş merkezli meydana gelen iki depremin çevre illerde birçok tarihi yapıda tahribata yol açtığını söyledi.
Depremden etkilenen illerden biri olan Diyarbakır'daki tarihi yapılarda hafif hasarların meydana geldiğini aktaran Yıldız, yapılarda ciddi bir tahribatın söz konusu olmadığını ifade etti.
1199-1223 yılları arasında Artuklular tarafından inşa edilen Mesudiye Medresesi'nin mimari ve süsleme özelliklerinin yanında dönen sütunları ile de dikkati çektiğini anlatan Yıldız, şunları kaydetti: "İslam medeniyetinin meşhur mühendisi, otomasyon ve sibernetiğin babası El Cezeri'nin Diyarbakır Artuklu Sarayı'nda çalıştığı dönemde yapılan bu sistemin El-Cezeri'nin tasarımı olduğu düşünülmektedir. Mihrabın iki yanında yer alan dönen sütunceler, herhangi bir depremden ve doğal afetten yapının zarar görüp görmediğinin kontrol mekanizması konumundadır. Bu dönen sütuncelerden biri yapının 1975'te Lice depreminden etkilenmesinden dolayı biraz ağır dönmektedir. Yapılan incelemelerde Kahramanmaraş depreminden sonra bu sütuncelerin herhangi bir zarar görmediği, dönmeye devam ettiği anlaşılmaktadır. Bu sütuncelerin sorunsuz bir şekilde dönmeye devam etmesi yapının depremden zarar görmediğinin göstergesidir."
Sur ilçesindeki Ulu Cami Külliyesi girişinde bulunan Mesudiye Medresesi, Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığına bağlı olarak Diyarbakır Yazma Eserler Kütüphanesi'ne ev sahipliği yapıyor.
İnşasına 1198'de Artuklu Meliki Ebu Muzaffer zamanında başlanan, 1223'te Melik Mesud döneminde tamamlandığı için "Mesudiye" ismiyle anılan yapı, Anadolu'nun ilk üniversitelerinden biri oldu.
Medresenin iç avlusundaki mihrabın iki yanına yerleştirilmiş döner denge taş sütunlar, binanın herhangi bir sebeple çökme veya kaymalarını belirlemek amacıyla konuldu.
Dicle Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İrfan Yıldız, 6 Şubat'ta Kahramanmaraş merkezli meydana gelen iki depremin çevre illerde birçok tarihi yapıda tahribata yol açtığını söyledi.
Depremden etkilenen illerden biri olan Diyarbakır'daki tarihi yapılarda hafif hasarların meydana geldiğini aktaran Yıldız, yapılarda ciddi bir tahribatın söz konusu olmadığını ifade etti.
1199-1223 yılları arasında Artuklular tarafından inşa edilen Mesudiye Medresesi'nin mimari ve süsleme özelliklerinin yanında dönen sütunları ile de dikkati çektiğini anlatan Yıldız, şunları kaydetti: "İslam medeniyetinin meşhur mühendisi, otomasyon ve sibernetiğin babası El Cezeri'nin Diyarbakır Artuklu Sarayı'nda çalıştığı dönemde yapılan bu sistemin El-Cezeri'nin tasarımı olduğu düşünülmektedir. Mihrabın iki yanında yer alan dönen sütunceler, herhangi bir depremden ve doğal afetten yapının zarar görüp görmediğinin kontrol mekanizması konumundadır. Bu dönen sütuncelerden biri yapının 1975'te Lice depreminden etkilenmesinden dolayı biraz ağır dönmektedir. Yapılan incelemelerde Kahramanmaraş depreminden sonra bu sütuncelerin herhangi bir zarar görmediği, dönmeye devam ettiği anlaşılmaktadır. Bu sütuncelerin sorunsuz bir şekilde dönmeye devam etmesi yapının depremden zarar görmediğinin göstergesidir."