- Katılım
- 4 yıl 2 ay 25 gün
- Mesajlar
- 25,600
- Tepkime puanı
- 8,841
- Yaş
- 35
- Konum
- Memed' Home
- Web sitesi
- forummeskeni.com
- İsim
- CHRS
- Memleket
- Neresi?
- Meslek
- IzdırapÇI
- Cinsiyet
- Medeni Hal
Alişan’la beraber sunduğu “Sabah Sabah” adlı şova konuk bulamamaktan yakınan Demet Akalın’a göre katılmamak için yalan söylüyorlar; ‘müziği bıraktım’ deyip 1 hafta sonra şarkı çıkaran var...
Haftanın en komik haberi: İnsanlar Demet Akalın’dan kaytarmak için “müziği bıraktım” diyormuş, programa katılmıyormuş.
Yalana bak yuh: Ben müziği bıraktım!
“Şarkıcılığı bıraktım” deyip 1 hafta sonra şarkı çıkaran kim acaba, en çok onu merak ettim.
Dışarıdan bakınca komik ama bırakın her günü, haftada bir kere bile olsa, televizyondaki programınıza, gazetedeki köşenize konuk bulmak aslında çok stresli bir iş.
Yaşadığım için biliyorum.
Konuğu bulmak da yetmiyor. Aniden işi çıkan mı ararsınız, son dakika annesi hastalanan mı...
Gelecek mi gelmeyecek mi, ya bir aksilik olursa vs. gibi kaygılar yaşıyorsunuz.
Hele ki şu pandemi döneminde... İnsanlar evlerinden çıkmaya, stüdyo falan gibi yerlere gitmeye korkuyor doğal olarak.
Geçen bayram Cüneyt Arkın ile röportaj yapmak istemiştim, eşi Betül Hanım kibarca reddetmiş, “Sadece sabah kimseler yokken denize sokuyorum, onun dışında Cüneyt Bey’i kimselerle görüştürmüyorum maalesef” demişti.
Başka etkenler de var tabii. Mesela pandemi başladığından beri insanların daha geç kalktığını gözlemliyorum.
Hele de programın adını, “vaktinden erken, münasebetsiz zamanda” anlamına da gelebilecek “Sabah Sabah” koymuşsanız...
Ama asıl büyük etken sosyal medya tabii.
Ünlülerin kendilerini göstermek, işlerini duyurmak için radyolar, televizyonlar, gazeteler dışında bir alternatifleri daha ortaya çıktı.
On binlerce takipçili hesapları var, ne mesaj vermek istiyorlarsa oradan da verebiliyorlar.
Asıl faktör kendisi mi?
Demet Akalın faktörünü de unutmamak lazım bu arada. Alişan sempatiklikten kazanan bir insan ama Demet Akalın için dünyanın en diplomatik, en geçimli, en tatlış insanı denemez şimdi.
Tanıdıklarının bir yarısıyla barışırken, diğer yarısıyla küsüyor.
Demeç verirken dünyayı o an oradaki üç-dört gazeteciden ibaret sanıyor, sözlerinin başka yerlerde doğurabileceği reaksiyonları hesaba katmadan konuşuyor.
Bütün bunlara rağmen koca programa konuk bulmakta zorlanmaları yine de tuhaf.
Zaten başlayalı hepi topu 1 ay oldu.
“Müziği bırakmak” bahanesi ise milli yalan sözlüklerimize girecek cinsten.
- Akşam sinemaya gidelim mi?
- Yok abi ya, ben müziği bıraktım.
Yardım kampanyalarından para kazanmaya çalışan fenomenler
SMA hastası çocuklar için yaptığı paylaşımlarla farkındalık ve hassasiyet yaratan Bergüzar Korel, bu işten kazanç sağlamaya çalışan fenomenlere ateş püskürdü.
Acılı ailelere ulaşıp para karşılığında kampanyalarını duyurma teklifi yapanları bildiğini, hepsini tek tek deşifre edeceğini söyledi Korel.
Hakikaten de hasta bebekler için düzenlenen kampanyadan bile para kazanmaya çalışanlar “insanlıktan nasibi almamış yaratıklar...”
Korel az bile söylemiş. Fakat yine de gözden kaçırıyor olabileceği küçük bir ayrıntı var.
Bu fenomen işi o kadar sektörleşti ki artık onlar adına reklam toplayan, bu arada kendisi de komisyon kazanan menajerler var.
Yani kimin adına değil, teklifi kimin götürdüğüne de bakmak lazım.
İçlerinden bazılarının kendisi adına böyle bir teklif götürüldüğünden haberi olmayabilir.
Kubilay Aka’nın korona esprisi
Covid-19 testi pozitif çıkan ve dizi setine ara veren Kubilay Aka, zekice bir kelime oyunu yapıp “Bu korona kime bulaştığını bilmiyor” dedi.
Şu salgın sürecinde böyle gülümseten şeyler insana moral oluyor. Bir an evvel atlatıp setine döner umarım.
Haftanın en komik haberi: İnsanlar Demet Akalın’dan kaytarmak için “müziği bıraktım” diyormuş, programa katılmıyormuş.
Yalana bak yuh: Ben müziği bıraktım!
“Şarkıcılığı bıraktım” deyip 1 hafta sonra şarkı çıkaran kim acaba, en çok onu merak ettim.
Dışarıdan bakınca komik ama bırakın her günü, haftada bir kere bile olsa, televizyondaki programınıza, gazetedeki köşenize konuk bulmak aslında çok stresli bir iş.
Yaşadığım için biliyorum.
Konuğu bulmak da yetmiyor. Aniden işi çıkan mı ararsınız, son dakika annesi hastalanan mı...
Gelecek mi gelmeyecek mi, ya bir aksilik olursa vs. gibi kaygılar yaşıyorsunuz.
Hele ki şu pandemi döneminde... İnsanlar evlerinden çıkmaya, stüdyo falan gibi yerlere gitmeye korkuyor doğal olarak.
Geçen bayram Cüneyt Arkın ile röportaj yapmak istemiştim, eşi Betül Hanım kibarca reddetmiş, “Sadece sabah kimseler yokken denize sokuyorum, onun dışında Cüneyt Bey’i kimselerle görüştürmüyorum maalesef” demişti.
Başka etkenler de var tabii. Mesela pandemi başladığından beri insanların daha geç kalktığını gözlemliyorum.
Hele de programın adını, “vaktinden erken, münasebetsiz zamanda” anlamına da gelebilecek “Sabah Sabah” koymuşsanız...
Ama asıl büyük etken sosyal medya tabii.
Ünlülerin kendilerini göstermek, işlerini duyurmak için radyolar, televizyonlar, gazeteler dışında bir alternatifleri daha ortaya çıktı.
On binlerce takipçili hesapları var, ne mesaj vermek istiyorlarsa oradan da verebiliyorlar.
Asıl faktör kendisi mi?
Demet Akalın faktörünü de unutmamak lazım bu arada. Alişan sempatiklikten kazanan bir insan ama Demet Akalın için dünyanın en diplomatik, en geçimli, en tatlış insanı denemez şimdi.
Tanıdıklarının bir yarısıyla barışırken, diğer yarısıyla küsüyor.
Demeç verirken dünyayı o an oradaki üç-dört gazeteciden ibaret sanıyor, sözlerinin başka yerlerde doğurabileceği reaksiyonları hesaba katmadan konuşuyor.
Bütün bunlara rağmen koca programa konuk bulmakta zorlanmaları yine de tuhaf.
Zaten başlayalı hepi topu 1 ay oldu.
“Müziği bırakmak” bahanesi ise milli yalan sözlüklerimize girecek cinsten.
- Akşam sinemaya gidelim mi?
- Yok abi ya, ben müziği bıraktım.
Yardım kampanyalarından para kazanmaya çalışan fenomenler
SMA hastası çocuklar için yaptığı paylaşımlarla farkındalık ve hassasiyet yaratan Bergüzar Korel, bu işten kazanç sağlamaya çalışan fenomenlere ateş püskürdü.
Acılı ailelere ulaşıp para karşılığında kampanyalarını duyurma teklifi yapanları bildiğini, hepsini tek tek deşifre edeceğini söyledi Korel.
Hakikaten de hasta bebekler için düzenlenen kampanyadan bile para kazanmaya çalışanlar “insanlıktan nasibi almamış yaratıklar...”
Korel az bile söylemiş. Fakat yine de gözden kaçırıyor olabileceği küçük bir ayrıntı var.
Bu fenomen işi o kadar sektörleşti ki artık onlar adına reklam toplayan, bu arada kendisi de komisyon kazanan menajerler var.
Yani kimin adına değil, teklifi kimin götürdüğüne de bakmak lazım.
İçlerinden bazılarının kendisi adına böyle bir teklif götürüldüğünden haberi olmayabilir.
Kubilay Aka’nın korona esprisi
Covid-19 testi pozitif çıkan ve dizi setine ara veren Kubilay Aka, zekice bir kelime oyunu yapıp “Bu korona kime bulaştığını bilmiyor” dedi.
Şu salgın sürecinde böyle gülümseten şeyler insana moral oluyor. Bir an evvel atlatıp setine döner umarım.