- Katılım
- 1 yıl 10 ay 4 gün
- Mesajlar
- 2,196
- Tepkime puanı
- 584
- Cinsiyet
Seramikler üzerinde yapılan analizler, İsrail’de erken Kalkolitik Çağ’da zeytinyağı kullanıldığını ortaya çıkardı. Ülkede yağ üretiminin en erken kanıtı olmasının yanı sıra bu keşif, bütün Orta Doğu’daki hatta dünyadaki en erken zeytinyağı üretimini ve kullanımını temsil ediyor olabilir.
Seramikler, geniş bir erken Kalkolitik yerleşimi olan Ein Zippori’de 2011-2013 yılları arasında bir otoyol inşaatı öncesinde yürütülen kurtarma kazılarında bulunmuştu. 6. Milenyumda burada yaşayan insanların seramikleri hangi amaçla kullandığı ve içlerinde ne sakladığı üzerine çalışmalar yapıldı. İsrail Eski Eserler Kurulu(IAA) ve uzmanlar, kilden yapılmış ve Kalkolitik Çağ’a tarihlenen kaplardaki organik kalıntıları araştırdılar. Yapılan araştırmada, kapların yapıldığı madde olan kil tarafından emilen böylece kabın yapısının içinde kalan organik maddeler incelendi.
Organik kalıntı tespit etme işleminin sonuçları ile günümüzde kullanılan zeytinyağı örnekleri büyük benzerlik gösterdiği ortaya çıktı. Bu yakın benzerlik, 8000 yıllık örneğin çok iyi koşullarda korunmuş olduğunu gösteriyor. Test yapılan 20 seramik parçasından iki tanesinin daha eski olduğu ve MÖ. 5800 yıllarına tarihlendiği ortaya çıktı.
İsrail Eski Eserler Kurulu’ndan Dr Milevski, daha önce İsrail’de, Haifa’nın güneyindeki Kafr Samir’de yapılan su altı arkeolojik kazılarında da aynı çağa, fakat 300 yıl sonrasına tarihlenen binlerce kırılmış zeytin çekirdeği bulunduğunu ekledi. Milevski: “Kafr Samir’deki insanların zeytin çekirdeklerini neden kırdıklarını kesin olarak bilemeyeceğimiz için zeytinyağı yaptıklarını da kesinlikle söyleyemeyiz. Fakat Ein Zippori’de yağı da bulduk. Bu da zeytinyağı kullanımının ilk örneği oluyor” dedi. Bu iki kazı birlikte alınırsa İsrail’in en eski zeytinyağı üretimi örnekleri tespit edilmiş oluyor. Fakat İsrailli araştırmacılar, bunun zeytinin evcilleştirildiği anlamına gelmediğini de sözlerime ekledi ve “Sadece zeytinle ne yapacaklarını biliyorlardı” dedi.
Milevski, bu araştırmanın önemini “Zeytinyağı o zamanlarda büyük ihtimalle beslenme tarzlarının bir parçasıydı. Aydınlatma amaçlı da kullanılıyor olabilir. Bunu kesin olarak bilemesek de, bulduklarımız, evcilleştirip/ehlilleştirilip tahıllar ve bakliyatların yanında beslenmede yerini almış zeytinler olabilir. O zamandan günümüze kadar, Akdeniz ekonomisi 3 ürüne -zeytinyağı, tahıl ve üzüme- dayalıdır” sözleriyle açıkladı.
Ein Zippori Buluntuları
Ein Zippori, 10,000 yıl öncesi, yani Çanak Çömleksiz Neolitik Çağı ile, 5,000 yıl öncesi, yani Erken Bronz Çağı arasında yerleşilmiş. Ein Zippori arkeolojik alanı, Wadi Rabah kültürünün şu ana kadar bulunan en geniş alana yayılmış sitlerinden biri. Alanda zeytinyağı yapımının dolaylı kanıtları dışında birçok ev ve ilginç buluntular da ortaya çıkarıldı. Bulunan oraklardan tarım yapıldığı anlaşılan yerleşimde, obsidiyen bulunması, gelişmiş bir ticaret ağının parçası olduklarını gösteriyor. İncelikle yapılmış bir taş kabın içinde bulunan 200 adet siyah, kırmızı ve beyaz boncuk, taş veya kemikten yapılmış geometrik ya da hayvan desenli plaklar ve objeler de Suriye ve Mezopotamya ile bir bağları olduğunu gösteriyor. Arkeologlar bunlar ve benzer objelerin, Ein Zippori’de sosyal tabakalanma olduğunu kanıtladığını düşünüyorlar. Daha fazla güce sahip ve yüksek tabakalara mensup elitler, uzak diyarlardan gelen lüks objeleri kullanıyordu. Aşağıdaki hem kendisi hem de rekonstrüksiyonu görülen, iki koşan kuşu, olasılıkla deve kuşunu betimleyen taş tablet bu objelerden biri olarak görülüyor.
Seramikler, geniş bir erken Kalkolitik yerleşimi olan Ein Zippori’de 2011-2013 yılları arasında bir otoyol inşaatı öncesinde yürütülen kurtarma kazılarında bulunmuştu. 6. Milenyumda burada yaşayan insanların seramikleri hangi amaçla kullandığı ve içlerinde ne sakladığı üzerine çalışmalar yapıldı. İsrail Eski Eserler Kurulu(IAA) ve uzmanlar, kilden yapılmış ve Kalkolitik Çağ’a tarihlenen kaplardaki organik kalıntıları araştırdılar. Yapılan araştırmada, kapların yapıldığı madde olan kil tarafından emilen böylece kabın yapısının içinde kalan organik maddeler incelendi.
Organik kalıntı tespit etme işleminin sonuçları ile günümüzde kullanılan zeytinyağı örnekleri büyük benzerlik gösterdiği ortaya çıktı. Bu yakın benzerlik, 8000 yıllık örneğin çok iyi koşullarda korunmuş olduğunu gösteriyor. Test yapılan 20 seramik parçasından iki tanesinin daha eski olduğu ve MÖ. 5800 yıllarına tarihlendiği ortaya çıktı.
İsrail Eski Eserler Kurulu’ndan Dr Milevski, daha önce İsrail’de, Haifa’nın güneyindeki Kafr Samir’de yapılan su altı arkeolojik kazılarında da aynı çağa, fakat 300 yıl sonrasına tarihlenen binlerce kırılmış zeytin çekirdeği bulunduğunu ekledi. Milevski: “Kafr Samir’deki insanların zeytin çekirdeklerini neden kırdıklarını kesin olarak bilemeyeceğimiz için zeytinyağı yaptıklarını da kesinlikle söyleyemeyiz. Fakat Ein Zippori’de yağı da bulduk. Bu da zeytinyağı kullanımının ilk örneği oluyor” dedi. Bu iki kazı birlikte alınırsa İsrail’in en eski zeytinyağı üretimi örnekleri tespit edilmiş oluyor. Fakat İsrailli araştırmacılar, bunun zeytinin evcilleştirildiği anlamına gelmediğini de sözlerime ekledi ve “Sadece zeytinle ne yapacaklarını biliyorlardı” dedi.
Milevski, bu araştırmanın önemini “Zeytinyağı o zamanlarda büyük ihtimalle beslenme tarzlarının bir parçasıydı. Aydınlatma amaçlı da kullanılıyor olabilir. Bunu kesin olarak bilemesek de, bulduklarımız, evcilleştirip/ehlilleştirilip tahıllar ve bakliyatların yanında beslenmede yerini almış zeytinler olabilir. O zamandan günümüze kadar, Akdeniz ekonomisi 3 ürüne -zeytinyağı, tahıl ve üzüme- dayalıdır” sözleriyle açıkladı.
Ein Zippori Buluntuları
Ein Zippori, 10,000 yıl öncesi, yani Çanak Çömleksiz Neolitik Çağı ile, 5,000 yıl öncesi, yani Erken Bronz Çağı arasında yerleşilmiş. Ein Zippori arkeolojik alanı, Wadi Rabah kültürünün şu ana kadar bulunan en geniş alana yayılmış sitlerinden biri. Alanda zeytinyağı yapımının dolaylı kanıtları dışında birçok ev ve ilginç buluntular da ortaya çıkarıldı. Bulunan oraklardan tarım yapıldığı anlaşılan yerleşimde, obsidiyen bulunması, gelişmiş bir ticaret ağının parçası olduklarını gösteriyor. İncelikle yapılmış bir taş kabın içinde bulunan 200 adet siyah, kırmızı ve beyaz boncuk, taş veya kemikten yapılmış geometrik ya da hayvan desenli plaklar ve objeler de Suriye ve Mezopotamya ile bir bağları olduğunu gösteriyor. Arkeologlar bunlar ve benzer objelerin, Ein Zippori’de sosyal tabakalanma olduğunu kanıtladığını düşünüyorlar. Daha fazla güce sahip ve yüksek tabakalara mensup elitler, uzak diyarlardan gelen lüks objeleri kullanıyordu. Aşağıdaki hem kendisi hem de rekonstrüksiyonu görülen, iki koşan kuşu, olasılıkla deve kuşunu betimleyen taş tablet bu objelerden biri olarak görülüyor.