Yazar ufak şeyleri kafaya takmayın felsefesiyle yola çıkıyor ve okuyan herkesin bakış açısını değiştirmeyi başarıyor. Günlük yaşamda önemli veya önemsiz birçok sorunla karşılaşabiliriz. Bunların bazıları hayatımızı gerçekten olumsuz etkileyecek kadar ciddi şeylerdir. Bazıları ise aslında hiç de kafamıza takmayacak kadar sıradan şeyler. Yazarımız kitabında bu konuya değiniyor, ufak tefek sorunları dert etmeyerek daha mutlu bir insan olabilirsiniz diyor.
Öncelikle bir insanın kusursuz olmadığını kabul etmesi gerekiyor. Yazar bunu kabul edin ve dikkatinizi bu noktadan çevirin diyor. Sadece kendinizdeki eksiklere odaklanan biri olursanız, sevimsiz ve geçimsiz bir kişi olup çıkarsınız diyor. Kitapta en sevdiğim kısım ise şu; her işi zamanında bitirme gibi bir saplantınız olmasın, ne de olsa öldüğünüzde hala yapılmamış bir sürü işiniz olacaktır diyor. Harika bir tespit aslında. Bizler elimizdeki işi zamanında bitirmek için bazen hastalanmak pahasına da olsa saatlerce çalışırız. Elinden gelenin en iyisini yapmak, sorumluluk sahibi olmak başka bir şey, ama kusursuz olmaya çalışmak başka. Önceliğiniz sizin ve sevdiklerinizin mutluluğu olmalı diyen kitap, bize bu doğrultuda öğütler veren harika bir kişisel gelişim kitabı olmuş.
Öncelikle bir insanın kusursuz olmadığını kabul etmesi gerekiyor. Yazar bunu kabul edin ve dikkatinizi bu noktadan çevirin diyor. Sadece kendinizdeki eksiklere odaklanan biri olursanız, sevimsiz ve geçimsiz bir kişi olup çıkarsınız diyor. Kitapta en sevdiğim kısım ise şu; her işi zamanında bitirme gibi bir saplantınız olmasın, ne de olsa öldüğünüzde hala yapılmamış bir sürü işiniz olacaktır diyor. Harika bir tespit aslında. Bizler elimizdeki işi zamanında bitirmek için bazen hastalanmak pahasına da olsa saatlerce çalışırız. Elinden gelenin en iyisini yapmak, sorumluluk sahibi olmak başka bir şey, ama kusursuz olmaya çalışmak başka. Önceliğiniz sizin ve sevdiklerinizin mutluluğu olmalı diyen kitap, bize bu doğrultuda öğütler veren harika bir kişisel gelişim kitabı olmuş.
