İsviçre bankaları 90'lara göre çok daha şeffaf hale gelmelerine rağmen dünyada zenginler paralarını bu ülkede tutma geleneğini istikrarlı bir şekilde devam ettiriyor. Bunun nedeni İsviçre bankacılık sisteminin 1700'lerin başından bu yana müşteri gizlilik ve haklarına herhangi bir esneklik göstermeden saygı duymuş olması.
Ancak bankaların güvenilir olması kendilerinden çok müşterilerinin cebini düşündükleri anlamına gelmiyor. Her ülkede olduğu gibi İsviçre'de de bankalar öncelikle kendi gelir ve kârlarını yükseltmek için çalışıyor. 2012 yılında İsviçre Yüksek Mahkemesi'nin yasakladığı bir komisyon tipi bunun en iyi örneklerinden birisini teşkil ediyor.
İsviçreli bankacılar söz konusu tarihe kadar müşterilerinin yatırıma yönlendirilen paraları üzerinden önemli gelirler elde ediyordu. Bankalardaki varlık yöneticileri müşterilerinin parasıyla çeşitli finansal ürünlere yatırım yaptığında, bu ürün veya fonları oluşturan kurum/kişi/departmanlardan yeni müşteri getirdikleri için komisyon alıyorlardı.
Bu komisyonlar getirilen paranın yüzde 2'sini bulabiliyordu. Alınan komisyon söz konusu finansal ürünün performansına da bağlı değildi.
2012 YILINDA SON VERİLDİ
'Retrocession' adı verilen bu komisyonların çıkar çatışması yarattığı gerekçesiyle yıllar içinde İsviçre'de bireysel müşteriler ve tüketici dernekleri tarafından çeşitli davalar açıldı. Davacılar söz konusu komisyonların bankacılar, müşterilerine en yüksek getiriyi elde edecek değil en yüksek komisyon alacakları ürünlere yönlenmesine teşvik edeceğini savunuyordu. Mahkeme bu şikayetleri haklı bularak 2012'de 'retrocession' adı verilen uygulamanın İsviçre'de son bulmasına karar verdi.
İsviçre Bankacılar Birliği verilerine göre, İsviçre bankaları yasaklanan bu komisyonlardan sadece 2012 yılında 4.2 milyar İsviçre Frangı gelir elde etti.
Mahkeme kararına göre bu yolla elde edilen gelirleri müşteriler talep etmesi halinde bankalarından geri alabiliyordu. Ancak geri ödemelerde çıkarılan zorluklar türlü hukuki mücadelelere yol açtı. 2017 yılında ise mahkeme net bir şekilde geçmiş 10 yıldaki işlemlerde alınan 'retrocession'ların müşterilere geri ödenmesi gerektiğini banka ve varlık yönetim şirketlerine bildirdi.
ZAMAN BANKALARIN LEHİNE İŞLİYOR
2012 ve 2017 yılında alınan mahkeme kararları İsviçre bankalarının ilk başta gözünü korkutmuştu. Ancak ilginç bir şekilde çok az sayıda müşteri paralarını geri almak üzere başvuruda bulundu. Bunun sebebi basitçe özellikle yabancı müşterilerin konudan haberdar olmaması. Bekleneceği gibi İsviçre bankaları da müşterilerine bir bilgilendirme yazısı göndermiyor. Geriye dönük 10 yıllık bir süre belirlendiği için geçen her saniye bankaların lehine, müşterilerin aleyhine işliyor.
Bugün itibarıyla Eylül 2010-Ocak 2013 tarihleri arasında İsviçre bankalarında hesabı bulanan yerli/yabancı tüm müşteriler bankalardan paralarını faiziyle beraber talep edebiliyor.
HABERTÜRK'ün edindiği bilgiye göre çeşitli yatırımlara yönlendirilen 1 milyon dolarlık hesap başına müşteriler ortalama 40-45 bin dolar geri alabiliyor. Tabii bu para ne işlem yapıldığına, ne süreyle yapıldığına ve ne kadar komisyon alındığına göre farklılıklar gösterebiliyor. Peki bu İsviçre'de parası olan Türkler için ne anlama geliyor?
PARANIN ÇOĞU YATIRIMA YÖNLENDİRİLİYOR
Resmi verilere göre şu anda komisyon ücretlerinin geri verildiği tarihlerde Türklerin İsviçre bankalarında ortalama 5-5.2 milyar dolar civarında parası bulunuyordu. Konuyla ilgili bilgi veren 2 farklı fon yöneticisi İsviçre'ye gönderilen paraların ülkedeki faiz getirisinin düşük olması sebebiyle yüzde 80-90'ının çeşitli finansal ürünlere yönlendirildiği bilgisini verdi.
1.5 MİLYAR LİRAYI BULABİLİR
Dolayısıyla Türklerin İsviçre'deki paralarının ne kadarının nasıl kullanıldığına dair resmi bir veri olmasa da 5 milyar dolarlık resmi veri üzerinden gittiğimizde İsviçre bankalarının Türklere 150-180 milyon dolarlık bir geri ödeme yapması gerektiği söylenebilir. Bu rakam Türk müşterilerin İsviçre bankalarından bugünkü kurla 1.1-1.4 milyar lira alacağı olduğu anlamına geliyor.
20 TÜRK AİLESİ İLK KEZ HABERDAR OLDU
Peki Türkler bugüne kadar bu parayı almak için harekete geçti mi? Bunun cevabını İsviçre bankalarından almak mümkün değil. Ancak çeşitli şirket ve danışmanlar bankalardan 'retrocession'larını almak isteyen müşterilere aracılık ediyor. Bunlardan birisi olan Yatırım Danışmanı Mercedes Molina bu komisyon alacaklarıyla ilgili ilginç bilgiler paylaştı.
Bugüne kadar söz konusu tarihlerde İsviçre'de parası bulunan 20 Türk ailesiyle görüştüğünü söyleyen Molina "20'sinin de konuyla ilgili hiçbir bilgisi yoktu. Duyduklarında çok şaşırdılar. Çok olumlu reaksiyonlar aldık. Hatta hemen ne kadar para alabileceklerini hesaplamaya başlayanlar oldu. 4-5 Türk ailesinin paralarını geri almak üzere süreci başlattığını söyleyebilirim" ifadelerini kullandı.
'BANKALAR DOĞAL OLARAK İSTEKLİ DEĞİL'
Molina tam olarak hangi isimlerle görüştüğü bilgisini paylaşmadı ancak son zamanlarda İspanya-Türkiye arasında mekik dokuduğunu söyledi. Kendisine Türklerin neden bu alacaklarıyla ilgili bilgisi olmadığını sorduğumuzda ise şu cevabı verdi:
"Öncelikle doğal olarak İsviçre bankaları bu paraları ödemekte çok istekli değil. Dolayısıyla müşterilerine yazılı veya sözlü bilgi vermiyorlar. Türkiye'de bunun yanında sanırım bireysel para yöneticisi veya muhasebeciyle çalışma geleneği de çok yaygın değil. Ancak Türkiye dışında da bu konu pek bilinmiyor. Diğer ülkelerde de konu basında yer almadıysa bu hakkını talep eden çok fazla kişi olmuyor."
SÜREÇ 6-12 AY SÜRÜYOR
Molina, başvurunun ardından 6-12 aylık bir süre içerisinde komisyonların geri alındığı bilgisini verdi. Bu geri alıma aracılık eden şirketlerden birisi olan Liti-Link'in paylaştığı bilgilere göre geri alım için yapılan başvuruların şu ana kadar yüzde 90'ı başarıyla sonuçlandı. Liti-Link ve Mercedes Molina alınan komisyon oranlarının müşteriden müşteriye çok değiştiğini ve şu ana kadar geri alınan ücretlerde oran olarak farklılıklar gözlemlendiğini bildirdi.
Büyük veya küçük farketmeksizin Türklerin kesin bir şekilde İsviçre bankalarından alacağı bulunuyor ve 2022'ye kadar talepte bulunulmazsa bu paralar artık bankaların olacak.
Ancak bankaların güvenilir olması kendilerinden çok müşterilerinin cebini düşündükleri anlamına gelmiyor. Her ülkede olduğu gibi İsviçre'de de bankalar öncelikle kendi gelir ve kârlarını yükseltmek için çalışıyor. 2012 yılında İsviçre Yüksek Mahkemesi'nin yasakladığı bir komisyon tipi bunun en iyi örneklerinden birisini teşkil ediyor.
İsviçreli bankacılar söz konusu tarihe kadar müşterilerinin yatırıma yönlendirilen paraları üzerinden önemli gelirler elde ediyordu. Bankalardaki varlık yöneticileri müşterilerinin parasıyla çeşitli finansal ürünlere yatırım yaptığında, bu ürün veya fonları oluşturan kurum/kişi/departmanlardan yeni müşteri getirdikleri için komisyon alıyorlardı.
Bu komisyonlar getirilen paranın yüzde 2'sini bulabiliyordu. Alınan komisyon söz konusu finansal ürünün performansına da bağlı değildi.
2012 YILINDA SON VERİLDİ
'Retrocession' adı verilen bu komisyonların çıkar çatışması yarattığı gerekçesiyle yıllar içinde İsviçre'de bireysel müşteriler ve tüketici dernekleri tarafından çeşitli davalar açıldı. Davacılar söz konusu komisyonların bankacılar, müşterilerine en yüksek getiriyi elde edecek değil en yüksek komisyon alacakları ürünlere yönlenmesine teşvik edeceğini savunuyordu. Mahkeme bu şikayetleri haklı bularak 2012'de 'retrocession' adı verilen uygulamanın İsviçre'de son bulmasına karar verdi.
İsviçre Bankacılar Birliği verilerine göre, İsviçre bankaları yasaklanan bu komisyonlardan sadece 2012 yılında 4.2 milyar İsviçre Frangı gelir elde etti.
Mahkeme kararına göre bu yolla elde edilen gelirleri müşteriler talep etmesi halinde bankalarından geri alabiliyordu. Ancak geri ödemelerde çıkarılan zorluklar türlü hukuki mücadelelere yol açtı. 2017 yılında ise mahkeme net bir şekilde geçmiş 10 yıldaki işlemlerde alınan 'retrocession'ların müşterilere geri ödenmesi gerektiğini banka ve varlık yönetim şirketlerine bildirdi.
ZAMAN BANKALARIN LEHİNE İŞLİYOR
2012 ve 2017 yılında alınan mahkeme kararları İsviçre bankalarının ilk başta gözünü korkutmuştu. Ancak ilginç bir şekilde çok az sayıda müşteri paralarını geri almak üzere başvuruda bulundu. Bunun sebebi basitçe özellikle yabancı müşterilerin konudan haberdar olmaması. Bekleneceği gibi İsviçre bankaları da müşterilerine bir bilgilendirme yazısı göndermiyor. Geriye dönük 10 yıllık bir süre belirlendiği için geçen her saniye bankaların lehine, müşterilerin aleyhine işliyor.
Bugün itibarıyla Eylül 2010-Ocak 2013 tarihleri arasında İsviçre bankalarında hesabı bulanan yerli/yabancı tüm müşteriler bankalardan paralarını faiziyle beraber talep edebiliyor.
HABERTÜRK'ün edindiği bilgiye göre çeşitli yatırımlara yönlendirilen 1 milyon dolarlık hesap başına müşteriler ortalama 40-45 bin dolar geri alabiliyor. Tabii bu para ne işlem yapıldığına, ne süreyle yapıldığına ve ne kadar komisyon alındığına göre farklılıklar gösterebiliyor. Peki bu İsviçre'de parası olan Türkler için ne anlama geliyor?
PARANIN ÇOĞU YATIRIMA YÖNLENDİRİLİYOR
Resmi verilere göre şu anda komisyon ücretlerinin geri verildiği tarihlerde Türklerin İsviçre bankalarında ortalama 5-5.2 milyar dolar civarında parası bulunuyordu. Konuyla ilgili bilgi veren 2 farklı fon yöneticisi İsviçre'ye gönderilen paraların ülkedeki faiz getirisinin düşük olması sebebiyle yüzde 80-90'ının çeşitli finansal ürünlere yönlendirildiği bilgisini verdi.
1.5 MİLYAR LİRAYI BULABİLİR
Dolayısıyla Türklerin İsviçre'deki paralarının ne kadarının nasıl kullanıldığına dair resmi bir veri olmasa da 5 milyar dolarlık resmi veri üzerinden gittiğimizde İsviçre bankalarının Türklere 150-180 milyon dolarlık bir geri ödeme yapması gerektiği söylenebilir. Bu rakam Türk müşterilerin İsviçre bankalarından bugünkü kurla 1.1-1.4 milyar lira alacağı olduğu anlamına geliyor.
20 TÜRK AİLESİ İLK KEZ HABERDAR OLDU
Peki Türkler bugüne kadar bu parayı almak için harekete geçti mi? Bunun cevabını İsviçre bankalarından almak mümkün değil. Ancak çeşitli şirket ve danışmanlar bankalardan 'retrocession'larını almak isteyen müşterilere aracılık ediyor. Bunlardan birisi olan Yatırım Danışmanı Mercedes Molina bu komisyon alacaklarıyla ilgili ilginç bilgiler paylaştı.
Bugüne kadar söz konusu tarihlerde İsviçre'de parası bulunan 20 Türk ailesiyle görüştüğünü söyleyen Molina "20'sinin de konuyla ilgili hiçbir bilgisi yoktu. Duyduklarında çok şaşırdılar. Çok olumlu reaksiyonlar aldık. Hatta hemen ne kadar para alabileceklerini hesaplamaya başlayanlar oldu. 4-5 Türk ailesinin paralarını geri almak üzere süreci başlattığını söyleyebilirim" ifadelerini kullandı.
'BANKALAR DOĞAL OLARAK İSTEKLİ DEĞİL'
Molina tam olarak hangi isimlerle görüştüğü bilgisini paylaşmadı ancak son zamanlarda İspanya-Türkiye arasında mekik dokuduğunu söyledi. Kendisine Türklerin neden bu alacaklarıyla ilgili bilgisi olmadığını sorduğumuzda ise şu cevabı verdi:
"Öncelikle doğal olarak İsviçre bankaları bu paraları ödemekte çok istekli değil. Dolayısıyla müşterilerine yazılı veya sözlü bilgi vermiyorlar. Türkiye'de bunun yanında sanırım bireysel para yöneticisi veya muhasebeciyle çalışma geleneği de çok yaygın değil. Ancak Türkiye dışında da bu konu pek bilinmiyor. Diğer ülkelerde de konu basında yer almadıysa bu hakkını talep eden çok fazla kişi olmuyor."
SÜREÇ 6-12 AY SÜRÜYOR
Molina, başvurunun ardından 6-12 aylık bir süre içerisinde komisyonların geri alındığı bilgisini verdi. Bu geri alıma aracılık eden şirketlerden birisi olan Liti-Link'in paylaştığı bilgilere göre geri alım için yapılan başvuruların şu ana kadar yüzde 90'ı başarıyla sonuçlandı. Liti-Link ve Mercedes Molina alınan komisyon oranlarının müşteriden müşteriye çok değiştiğini ve şu ana kadar geri alınan ücretlerde oran olarak farklılıklar gözlemlendiğini bildirdi.
Büyük veya küçük farketmeksizin Türklerin kesin bir şekilde İsviçre bankalarından alacağı bulunuyor ve 2022'ye kadar talepte bulunulmazsa bu paralar artık bankaların olacak.