Kediler Neden Kavga Eder

Katılım
1 yıl 2 ay 18 gün
Mesajlar
2,162
Tepkime puanı
571
Cinsiyet
bPg20e
Tipik bir kavganın aşamaları şunlardır: Üstün olan bir hayvan bir rakibi görür ve çok karakteristik olan bir tehdit pozisyonu alır ve kendisini olduğundan daha büyük gösteren, tamamen gerilmiş ayakları üzerinde yürüyerek ona yaklaşır. Sırtındaki tüylerin kalkması bu etkiyi artırır. Hayvanın sırtı arkaya doğru daha yüksek olduğundan, sırt çizgisi kuyruğa doğru daha diktir. Bu özellik, saldırmakta olan kediye, arka bölümü yere yapışmış olan daha güçsüz rakibinin tamamen tersi bir görüntü kazandırır.

Kulaklarının arka bölümünü gösteren, inleyen ve sesler çıkaran saldırgan kedi, sinmiş olan rakibinin ani bir tepkisini gözeterek yavaş hareketlerle ilerler. Kedilerin çıkardıkları sesler insanı ürkütecek ölçüde düşmancadır ve bu kadar saldırgan bir şeyin yanlış bir şekilde erkek kedinin “aşk şarkısı” olarak adlandırılmasını anlamak zordur. Bu davranışları bu şekilde adlandıranların kendi aşk hayatlarına ancak hayret edilebilir. Bunun gerçek kedi arkadaşlığıyla hiçbir ilgisinin olmadığını söylemeye bile gerek yoktur.

Saldırgan kedi rakibinin çok yakınına gelince, acayip fakat çok karakteristik bir kafa çevirme hareketi yapar. Yaklaşık bir metre mesafedeyken kafasını hafifçe yukarıya kaldırır ve bir tarafa doğru eğer. Bunları yaparken gözlerini düşmanına dikmiş durumdadır. Saldırgan daha sonra ileri doğru yavaş bir adım atar ve kafasını diğer yöne eğer. Bu hareket birkaç kez tekrarlanabilir ve boyundan ısırma tehdididir. Kafa sanki “sana bunu yapacağım” dercesine ısırma pozisyonunda çevrilmektedir. Diğer bir deyişle, saldırgan, kendi türünün saldırı “niyetini gösterme hareketini” yapmaktadır.

Eğer eşit durumdaki iki kedi karşılaşır ve birbirlerini tehdit ederse, iki hayvanın da sanki bir ayna önünde bu hareketleri yapıyormuş gibi aynı yavaş, düşmanca yaklaşımı sergiledikleri uzun bir hareketsizlik dönemi görülür. Birbirlerine yaklaştıkça hareketleri daha yavaş ve kısa olur. Bu durum her iki hayvanın uzun süre hareketsiz ve donmuş bir şekilde kalmalarına kadar sürer.

Bu sırada, kızışma dönemlerindekine benzeyen uluma ve inlemelerine devam ederler, fakat hiçbiri teslim olmaya hazır değildir. Sonunda, çok yavaş hareketlerle birbirlerinden ayrılabilirler. Bu sırada, ayrılmayı hızlandıran taraf zayıflığını kabul etmiş olur ve bu durum rakibin aniden saldırısına yol açar. Bu yüzden, ikisinin de kendi konumlarını korumak için fark edilmesi çok zor harekederle geri çekilmesi gerekir.

Bu tehditler ve karşı tehditler ciddi bir kavgaya dönüşürse, rakiplerden biri karşı tarafın boynunu ısırmak için hamle yapar. Bu gerçekleştiğinde karşı taraf hemen kıvrılır ve ön ayaklarını uzatır, pençelerini geçirir ve güçlü arka ayaklarıyla çılgınca tekmeleyerek kendini savunur. İşte bu an kelimenin tam anlamıyla “tüylerin uçuştuğu” andır ve iki hayvan da birbirlerini ısırıp, pençe geçirip tekmeleyerek yere yuvarlanıp birbirlerine sarıldıkça hırlama sesi birdenbire yerini uluma ve çığlıklara bırakır.

Bu aşama fazla uzun sürmez, ancak çok şiddedidir. Rakipler hızla birbirinden ayrılır ve tekrar gözlerini birbirlerine dikerek ve yırtınırcasına homurdanarak tehdit gösterilerine başlar. Bundan sonra saldırı tekrarlanır ve sonunda rakiplerden birisi vazge çinceye ve kulakları düzleşmiş vaziyette yere yapışıncaya kadar birkaç kez tekrarlanabilir. Bu noktada zafer kazanan taraf çok karakteristik bir başka gösteri daha yapar.

Yenilen tarafa doğru dik açı yapacak şekilde döner ve sanki orada o anda dayanılmaz derecede çekici bir koku varmış gibi dikkatle yeri koklamaya başlar. Hayvan tüm kavgaların genel bir özelliği olan bu koklama hareketini kendini o kadar vererek yapar ki bunu bilmeyen biri kedinin koku denetimi yaptığını sanır. Ancak, artık bu sadece bir gösteri hareketi, korkudan yere pismiş rakibine karşı onun teslimiyetinin ve silahları bırakmasının kabul edildiğini ve savaşın sona erdiğini gösteren bir zafer işaretidir. Galip gelen taraf bu törensel koklama hareketinden sonra başıboş şekilde dolaşmaya başlar ve kısa bir süre sonra da yenilen kedi kendini güvenceye almak için sıvışır.

Kavgaların hepsi bu kadar şiddetli olmaz. Daha yumuşak kavgalar, rakiplerin uzanmış pençeleriyle birbirlerine vurmalarından sonra sona erer. Rakibinin kafasına bu şekilde vurarak tam bir kavgaya ve yukarıda anlatılan mücadeleye girişmeden anlaşmazlıklarını halledebilirler.
 
Geri
Üst Alt