- Katılım
- 4 yıl 2 ay 25 gün
- Mesajlar
- 25,600
- Tepkime puanı
- 8,841
- Yaş
- 35
- Konum
- Memed' Home
- Web sitesi
- forummeskeni.com
- İsim
- CHRS
- Memleket
- Neresi?
- Meslek
- IzdırapÇI
- Cinsiyet
- Medeni Hal
Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ, Sözcü yazarı Uğur Dündar’a yaptığı açıklamada en büyük hayalinin Türkiye ile Azerbaycan’ın birleşmesi olduğunu belirtti. Türkiye’nin dış politikasında yaşanan gelişmeleri de değerlendiren Başbuğ, “Türkiye’nin bu savaşta koşulsuz olarak Azerbaycan’ın yanında yer almasından doğal bir şey olamaz” ifadesini kullandı.
ERMENİSTAN, RUSYA’NIN DESTEĞİ İLE KARABAĞ’I İŞ’GAL ETMİŞTİ Başbuğ, Azerbaycan’ın Karabağ operasyonuna dair şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ilişki, komşuluğunda ötesinde iki kardeş devlet arasındaki bir ilişkidir. Türkiye, Azerbaycan-Ermenistan arasındaki bu savaşta, elbette koşulsuz olarak Azerbaycan’ın yanında olmalıdır. Hatırlanacağı gibi, 13 Nisan 1991’de Karabağ’da Ermenistan ile Azerbaycan arasında çatışmalar başlamıştır. Ermenistan, 1992 yılında Rusların da desteğiyle bütün Karabağ’ı iş’gal etmiştir. İş’gal edilen Azerbaycan toprakları neredeyse Azerbaycan topraklarının beşte biridir.
“TÜRKİYE’NİN AZERBAYCAN’LA BİRLİKTE OLMASINDA DAHA DOĞALI OLMAZ”
“Azerbaycan’ın Karabağ’da yürüttüğü askeri harekât, kendi topraklarını geri alma amacına yöneliktir. Uluslararası hukuk açısından da haklı bir harekâttır. Bunun yanında unutulmasın ki, 1991’de başlayan i’gal sürecinde 20 bin Azerbaycanlı şehit olurken, sivillere yönelik saldırılar sonucunda mülteci ve göçmen sayısı da bir buçuk milyonu aşmıştır. Türkiye’nin bu savaşta koşulsuz olarak Azerbaycan’ın yanında yer almasından doğal bir şey olamaz. Bu arada İsmet İnönü’nün büyük devletlerin de karıştığı dış sorunlarda nasıl hareket edilmesine yönelik değerlendirmesini de göz önünde tutmak uygun olacaktır.”
“EN BÜYÜK HAYALİM TÜRKİYE VE AZERBAYCAN’IN TEK DEVLET OLMASI”
“Rusya, Azerbaycan-Ermenistan çatışmasında sonucu etkileyecek en güçlü devlettir. Reel politik/gerçekçilik bunu bize göstermektedir. Dolayısıyla, Türkiye Rusya’nın bu sorundaki durumunu ve etkisini de dikkate almak zorundadır. Kişisel olarak, dış politikada reel politik/gerçekçiliğin esas alınmasını düşünenlerden birisiyim. Bu düşüncenin dışına çıktığım tek bir durum oldu. 14 Nisan 2016 günü Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde verdiğim konferansta, bir hayalim olduğunu söyledim. “En büyük hayalim, Türkiye ile Azerbaycan’ın tek devlet olmasıdır” dedim Evet bunu hâlâ hayal ederim. Ama reel politik/gerçekçilik buna olanak tanır mı? Pek sanmam. Yine de her şeye rağmen büyük hayallere sahip olmak güzel bir şeydir.”
ERMENİSTAN, RUSYA’NIN DESTEĞİ İLE KARABAĞ’I İŞ’GAL ETMİŞTİ Başbuğ, Azerbaycan’ın Karabağ operasyonuna dair şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ilişki, komşuluğunda ötesinde iki kardeş devlet arasındaki bir ilişkidir. Türkiye, Azerbaycan-Ermenistan arasındaki bu savaşta, elbette koşulsuz olarak Azerbaycan’ın yanında olmalıdır. Hatırlanacağı gibi, 13 Nisan 1991’de Karabağ’da Ermenistan ile Azerbaycan arasında çatışmalar başlamıştır. Ermenistan, 1992 yılında Rusların da desteğiyle bütün Karabağ’ı iş’gal etmiştir. İş’gal edilen Azerbaycan toprakları neredeyse Azerbaycan topraklarının beşte biridir.
“TÜRKİYE’NİN AZERBAYCAN’LA BİRLİKTE OLMASINDA DAHA DOĞALI OLMAZ”
“Azerbaycan’ın Karabağ’da yürüttüğü askeri harekât, kendi topraklarını geri alma amacına yöneliktir. Uluslararası hukuk açısından da haklı bir harekâttır. Bunun yanında unutulmasın ki, 1991’de başlayan i’gal sürecinde 20 bin Azerbaycanlı şehit olurken, sivillere yönelik saldırılar sonucunda mülteci ve göçmen sayısı da bir buçuk milyonu aşmıştır. Türkiye’nin bu savaşta koşulsuz olarak Azerbaycan’ın yanında yer almasından doğal bir şey olamaz. Bu arada İsmet İnönü’nün büyük devletlerin de karıştığı dış sorunlarda nasıl hareket edilmesine yönelik değerlendirmesini de göz önünde tutmak uygun olacaktır.”
“EN BÜYÜK HAYALİM TÜRKİYE VE AZERBAYCAN’IN TEK DEVLET OLMASI”
“Rusya, Azerbaycan-Ermenistan çatışmasında sonucu etkileyecek en güçlü devlettir. Reel politik/gerçekçilik bunu bize göstermektedir. Dolayısıyla, Türkiye Rusya’nın bu sorundaki durumunu ve etkisini de dikkate almak zorundadır. Kişisel olarak, dış politikada reel politik/gerçekçiliğin esas alınmasını düşünenlerden birisiyim. Bu düşüncenin dışına çıktığım tek bir durum oldu. 14 Nisan 2016 günü Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde verdiğim konferansta, bir hayalim olduğunu söyledim. “En büyük hayalim, Türkiye ile Azerbaycan’ın tek devlet olmasıdır” dedim Evet bunu hâlâ hayal ederim. Ama reel politik/gerçekçilik buna olanak tanır mı? Pek sanmam. Yine de her şeye rağmen büyük hayallere sahip olmak güzel bir şeydir.”