- Katılım
- 4 yıl 2 ay 25 gün
- Mesajlar
- 25,600
- Tepkime puanı
- 8,841
- Yaş
- 35
- Konum
- Memed' Home
- Web sitesi
- forummeskeni.com
- İsim
- CHRS
- Memleket
- Neresi?
- Meslek
- IzdırapÇI
- Cinsiyet
- Medeni Hal
Bağırmak, çocukların alışkanlık haline getirdiği bir tepki olabilmektedir ve bu durum da zaman zaman ailelerin öfkelenmesine yol açmaktadır. Pek çok ailede yaşanılan bu durum çoğu zaman ailede bir iletişim kurma yöntemi halini almaktadır. Sürekli bağıran ve bağırarak iletişim kurmaya çalışan çocuklar karşısında çoğumuza nasıl davranmamız gerektiğini bilmiyoruz.
Öncelikle çocuğun neden bağırdığı ile ilgili durumu anlamak ve çözümlemek için, çocukların bağırma sebeplerini anlamamız gerekir. Çocuklar her zaman çok aktiftir. Bütün günlerini oyun oynayarak, keşfederek ve gürültü yaparak geçirirler. Bağırmak ve çığlık atmak, özellikle arkadaşlarıyla birlikte olduklarında çocukların iletişim kurmak için seçtikleri bir yoldur. Her gün yeni bir şey keşfeden çocuklar, bağırarak neşelerini dışa vurmaktalar.
Çocuklar, evde gördükleri iletişim biçimini taklit ettikleri için de bağırıyor olabilirler. Her hareketimizin çocuklar üzerinde etkisi olduğunu unutmamalıyız. Eğer biz yüksek sesle konuşursak ve evde bağırırsak, çocuğumuz da bizi taklit ederek aynısını yapacaktır. Çocuklar dikkat çekmeyi de çok sever ve bunun için de bağırmayı seçebilir. Çocuklar sesini duyurmaya ihtiyaç duyar. Tahmin edebileceğimiz gibi, eğer çocuklar yeterince ilgi göremediklerini hissederlerse kendilerini göstermek için her yola başvuracaklardır.
Çocuk öfke, stres, kıskançlık ve heyecan gibi duygulara bir tepki olarak bağırıyor olabilir. Yaşlarından ötürü, çocuklar bu duyguların altında yatan enerjileri kontrol etmekte zorlanır. Bu nedenle bağırarak rahatlayacaklarını düşünürler.
Çocuğun neden sürekli bağırdığını anladıktan sonra yapmamız gereken onu karşı sabırlı olmak ve sakinleştirmektir. Bir özeleştiri yaparak, aile bireylerinin evde sık sık bağırıp bağırmadığını gözlemlemeliyiz. Eğer evde herkes yüksek sesle konuşuyorsa ses tonumuzu alçaltmayı denemeliyiz. Bağırarak kendimizi daha iyi ve daha net bir şekilde ifade etmemiz mümkün değildir öfkemize yenik düşmemeliyiz. Eğer çocuğumuz bize bağırıyorsa, ona aynı şekilde cevap vermemeye çok dikkat etmeliyiz. Eğer biz onunla daha yumuşak bir tonda konuşursak, çocuğumuz da aynısını yapacaktır. Bununla birlikte, kural koymak ve bazı durumlarda katı davranmak da önemlidir. Böylece bağırarak bir şeyleri elde edemeyeceğini çocuğumuza göstermiş oluruz. Öfke nöbetine giren bir çocukla ise orta yolu bulmak imkansızdır. Empati kurup çocuk sakinleştikten sonra çocuğu dinlememiz gerekir. Sözünü kesmeden, çocuğun kendisini ifade etmesine olanak tanımalıyız.
Bunun yanı sıra, çocuğumuza dinlemenin ne kadar önemli olduğunu öğretmeliyiz ve en önemlisi evdeki iletişim alışkanlıklarımızı gözden geçirmemiz gerektiğini unutmamalıyız.
Öncelikle çocuğun neden bağırdığı ile ilgili durumu anlamak ve çözümlemek için, çocukların bağırma sebeplerini anlamamız gerekir. Çocuklar her zaman çok aktiftir. Bütün günlerini oyun oynayarak, keşfederek ve gürültü yaparak geçirirler. Bağırmak ve çığlık atmak, özellikle arkadaşlarıyla birlikte olduklarında çocukların iletişim kurmak için seçtikleri bir yoldur. Her gün yeni bir şey keşfeden çocuklar, bağırarak neşelerini dışa vurmaktalar.
Çocuklar, evde gördükleri iletişim biçimini taklit ettikleri için de bağırıyor olabilirler. Her hareketimizin çocuklar üzerinde etkisi olduğunu unutmamalıyız. Eğer biz yüksek sesle konuşursak ve evde bağırırsak, çocuğumuz da bizi taklit ederek aynısını yapacaktır. Çocuklar dikkat çekmeyi de çok sever ve bunun için de bağırmayı seçebilir. Çocuklar sesini duyurmaya ihtiyaç duyar. Tahmin edebileceğimiz gibi, eğer çocuklar yeterince ilgi göremediklerini hissederlerse kendilerini göstermek için her yola başvuracaklardır.
Çocuk öfke, stres, kıskançlık ve heyecan gibi duygulara bir tepki olarak bağırıyor olabilir. Yaşlarından ötürü, çocuklar bu duyguların altında yatan enerjileri kontrol etmekte zorlanır. Bu nedenle bağırarak rahatlayacaklarını düşünürler.
Çocuğun neden sürekli bağırdığını anladıktan sonra yapmamız gereken onu karşı sabırlı olmak ve sakinleştirmektir. Bir özeleştiri yaparak, aile bireylerinin evde sık sık bağırıp bağırmadığını gözlemlemeliyiz. Eğer evde herkes yüksek sesle konuşuyorsa ses tonumuzu alçaltmayı denemeliyiz. Bağırarak kendimizi daha iyi ve daha net bir şekilde ifade etmemiz mümkün değildir öfkemize yenik düşmemeliyiz. Eğer çocuğumuz bize bağırıyorsa, ona aynı şekilde cevap vermemeye çok dikkat etmeliyiz. Eğer biz onunla daha yumuşak bir tonda konuşursak, çocuğumuz da aynısını yapacaktır. Bununla birlikte, kural koymak ve bazı durumlarda katı davranmak da önemlidir. Böylece bağırarak bir şeyleri elde edemeyeceğini çocuğumuza göstermiş oluruz. Öfke nöbetine giren bir çocukla ise orta yolu bulmak imkansızdır. Empati kurup çocuk sakinleştikten sonra çocuğu dinlememiz gerekir. Sözünü kesmeden, çocuğun kendisini ifade etmesine olanak tanımalıyız.
Bunun yanı sıra, çocuğumuza dinlemenin ne kadar önemli olduğunu öğretmeliyiz ve en önemlisi evdeki iletişim alışkanlıklarımızı gözden geçirmemiz gerektiğini unutmamalıyız.