Bebeğinizin birinci ayıyla ilgili az bilinen gerçekler

Bebeğinizin birinci ayıyla ilgili az bilinen gerçekler

Bebek sahibi olmak belki de bu dünyadaki en mutluluk verici deneyimlerden biri. Hele bir de ilk çocuğunuzsa, eliniz ayağınıza dolanır, bebeğinizi nasıl tutacağınıza, onu nasıl seveceğinize dair tüm bildiklerinizi unutursunuz. Evde yeni bir bebekle ilk ay, anne ve baba, evdeki evcil dostlar hatta komşular için için heyecan vericidir.
İlk kez dış dünya ile tanışan bebek etrafındaki her yeni şeye uyum sağlamaya çalışır. Yeni doğan bebekler, bu harika yeni dünyayla etkileşime geçmek için yeni yeteneklerini nasıl kullanacaklarını öğrenmek zorundadırlar. İlk ay, bebeklerin hayatındaki en büyük değişim dönemlerinden biridir. Yeni doğan bir bebeğiniz varsa, ilk ayda gözlemleyebileceğiniz en pek çok değişikliklerden bazılarını derledik. Bu değişimlerden bazıları sizi şaşırtabilir.

Bebeğiniz, vücut ağırlığının yüzde 10’unu kaybedecek​

Doğumdan sonraki ilk haftada bebeğiniz kilo almak yerine kilo verecek. Bu birçok anne için korkutucu olabilir. Ancak biberonla beslenen bebekler için doğum ağırlıklarının yüzde 5 ila 7’sini kaybetmeleri normaldir ve anne sütüyle beslenen bebekler endişe gerektirmeksizin ağırlığını yüzde 10’a kadar kaybedebilir.

Haftada ortalama 250 gram kilo alacak​

Yeni doğan bebeğinizin kilo vermesinin ardından, önümüzdeki üç hafta boyunca oldukça istikrarlı bir şekilde büyüyecektir. Hem erkek hem de kız çocukları, ilk ay boyunca haftada yaklaşık 250 gram kadar büyürler. Bu durumda toplam kilo artışları ilk ay için bir kilodan fazla olabilir.

Daha net görmeye başlayacak​

Doğduklarında bebekler çok az görürler. Yani o kadar miyoplardır ki bulanık ve kaba şekillerden başka bir şey göremeyecekler. Ancak ilk haftalarında görüşü, 25 ila 30 santim uzaktaki şeyleri görebilecek kadar gelişecektir.

Renkleri yavaş yavaş görmeye başlayacak​

Bebeğiniz doğumdan itibaren karanlık ve aydınlığı ayırt edebilir, ancak renkli görmeye başlaması yaklaşık iki hafta alacaktır. Göreceği ilk renk ise kırmızıdır. Bebeğinizin gözleri olgunlaştıkça gökkuşağının geri kalanını da görmeye başlayacaktır. Bu arada bebeğinizin göz rengi de değişmeye başlayacaktır.

Sesleri tanımaya başlayabilir​

Bebeğiniz doğmadan önce bile duyabilir, ancak işitmesi bir aylık olana kadar tam olarak gelişmeyecektir. Dinlediğini anlayabilirsiniz çünkü yüksek seslerden irkilir ve sesinizi tanır gibi görünür.

Uykusunun yüzde 50’si rüya olacak​

Yeni doğan bebeğiniz uykusunun yüzde 50’sini rüya görerek geçirecek ve muhtemelen günde toplam 16 saat uyuyacağından, bu sekiz saatlik rüya görecek demektir. Bir aylık olduğunda günde sadece altı saat rüya görecek ve yetişkin olduğunda gece sadece 1.5 saat rüya görecektir.

İki kat yemek yiyecek​

Bu son derece mantıklı bir durum. Bebeğiniz büyüdükçe daha fazla yiyeceğe ihtiyacı olacak. Anne sütüyle beslenen yenidoğanlar genellikle beslenme başına yalnızca 40 gram süt içerler. Ancak bir aylık olduklarında bu miktarın iki katını tüketmeye başlayacaklardır.

Kafası büyüyecek​

İlk ayında bebeğinizin kafası diğer zamanlarda olduğundan daha hızlı büyüyecektir. Bir aylık olduğunda, muhtemelen 2 buçuk ila 4 santim arasında bir büyüme olacaktır. Bu durumun nedeni, büyüyen beynine yer açmak içindir.

Ne istediğini anlayacaktır​

Bebeğinizin tam olarak ne istediğini ve nasıl elde edeceğini bulması sadece bir ay sürer. Doğduktan sonraki ilk birkaç hafta içinde, farklı sorunlar için farklı ağlamalar duyacaksınız. Böylece daha fazla yemek mi yoksa bebek bezini mi değiştirmek istediğini anlayabileceksiniz.
Bebek sahibi olmak her anne ve baba için heyecan vericidir. Bebeğinizin her anını yakından takip etmek ve gelişimini dört gözle izlemek ebeveynler için en büyük eğlencelerden biri. Bebeğinizin ilk bir ayında nasıl değişimler geçireceğini anlattık. Ancak yeni anne ve babaların veya çocuk sahibi olmayı düşünenlerin bebek gelişimi hakkında önceden bilgi sahibi olmaları gerektiğini aklınızdan çıkarmamalısınız.

Pütürlü gıdaya geçiş



Pütürlü gıdaya geçiş

Pütürlü gıdaya geçiş aylarca sıvı bir şekilde beslenen bebeğinizin artık yavaş yavaş biraz daha doku bakımından koyu ve daha pürüzlü yemeklere geçmesi anlamına geliyor. Eğer her şey normal gittiyse, yani bebeğiniz ilk 6 ay boyunca sadece pürüzsüz bir kıvama sahip olan sütle belenmiştir. Artık yavaş yavaş, bebeğinizi katı gıdaya hazırlama vakti. Süt sonra hemen katı gıdaya geçiş yapmak doğru değildir. Başlangıçta bebeğinizin besinlerine biraz daha yumuşak bir doku eklemeniz gerekir. Katı, öğütülmüş gıdaya yavaş yavaş küçük dokunuşlar yaparak geçin. Örneğin püreler… Çocuğunuz daha katı gıdaya geçmeye hazır olana kadar, yavaş yavaş yiyeceklerin kıvamını koyulaştırın. Pütürlü gıdanın ne demek olduğunu artık biliyoruz. Şimdi pütürlü gıda ve pütürlü gıdaya geçişi biraz daha detaylı bir şekilde ele alalım…

Pütürlü gıdalar nelerdir?​

Pütürlü gıdaya geçişte ilk adım olarak, biraz koyulaştırıcı maddeler eklemeyi deneyin. Hemen pütürlüye geçmek yerine, daha akıcı ve pürüzsüz püreleri deneyin. Pütürlü gıda tam olarak pürüzsüz ek gıdan farklı olarak içinde biraz daha fazla yemek parçası barındırır. örneğin, havucu haşlayıp ya da buharda pişirip çatalla ezip yedirirseniz bu içinde bazı pürüzler barındırır. Bu, çocuğunuza farklı bir duyum deneyimlemesine fırsat tanıyacaktır. Dil hareketleri daha çok gelişecektir. Kaşığı çocuğunuzun ağzının kenarına götürmeyi deneyin. yemekleri çocuğun ağzına tıkıştırmayın. Yemek vaktine özel zaman ayırın.

Dış kabuklu besinlerden kaçının​

Dış kabuğu olan sebzelerden kaçının. Örneğin bezelye, mısır, vb. gibi gıdaların dış kabuğu vardır. Çocuğunuz bunu tolere edemeyebilir. Bu nedenle dış kabuğu olmayan besinleri tercih edin. Örneğin muz, havuç, avokado vb. Başlangıç olarak hem bebeğinize lezzetli gelecek, hem de dış kabuğu olmadığı için rahat rahat yiyebilecektir.

Bebekler pütürlü gıdaya nasıl alıştırılır?​

Çocuğunuzun her seviyede pütürlü gıdaya alışması için ona zaman verin. Muzu sevdi mi? Bir sonraki aşamaya geçmesi için değişiklikleri yavaş yavaş yapın. Muzdan farklı dokular sunmayı deneyin. Yeni tatlar vermeden önce tanıdık gıdalara pütürlük katın. Aylarca pürüzsüz yiyeceklerle beslenen bebeğiniz pütürlü yiyeceklere geçtiğinde sıkılabilir, kabul etmeyebilir. Bu nedenle sabırlı olmalısınız. Pütürlü gıdayı tükürebilir ve hatta kusabilir. Bunun birkaç nedeni olabilir: prematürelik, tıbbi, fiziksel veya duyusal zorluklar veya olgunlaşmamış ağız, dil hareketleri. Bu konuda doktorunuzdan destek alabilirsiniz.

Bu önemli noktaları göz önünde bulundurun!​

Konfor: Çocuğunuzun iyi desteklenen bir oturma pozisyonunda olduğundan emin olun. Bir sandalye veya mama sandalyesi kucağınıza oturmaktan daha fazla destek sağlayacaktır. Başlarının iyi desteklenmesi ve çenelerinin içe dönük olması önemlidir.
Sıcaklık : Soğutulmuş yiyecekler genellikle ısıtılmış yiyeceklere göre daha az kokuya sahiptir ve bu nedenle daha kolay kabul edilebilir.
Eğlenceli hale getirin: Pek çok ebeveyn için pürüzsüzden pütürlü katılara geçmek heyecan verici ama zorlu bir zaman olabilir. Yemek zamanları stresli hale gelebilse de çocuğunuz bunu hissedeceği için yemek zamanlarında sakin olmaya çalışın. Yemek zamanlarını eğlenceli hale getirmeye odaklanın.
Keşfetmek : Çocuğunuzun yiyeceklerle deney yapmasına ve oynamasına izin verin. Bu biraz dağınık olsa da çocuğunuza yedikleri üzerinde daha fazla kontrol duygusu verebilir.

Pütürlü gıda reddi​

Bebeğiniz yeni bir şey deneyimliyor. Elbette buna alışmak zaman alabilir. Pürüzsüz yiyeceklerden pütürlü yiyeceklere geçmez ilk başlarda hoşlarına gitmeyebilir. Yukarıda saydığımız maddeleri göz önünde bulundurun. Peki ne yapacağız? Size birkaç ipucu verelim.

“Bebeğim pütürlü yiyince kusuyor”​

O zaman biraz daha yavaşlayalım. Tadına baktırmaya ne dersiniz?
Kaşık yerine parmak: Pütürlü gıdaya geçerken sabırlı olmanız gerektiğini söyledik. Kaşık kullanmak çocuğunuza başlangıçta farklı gelebilir. Kendi elleri ile yemesine izin verebilir ya da parmağınıza bir miktar koyup onu yemesini sağlayabilirsiniz. Elbette elleriniz ve tırnak içleriniz iyice yıkanmış olmalı.
Israr etmeyin: Israrlı ve müdahale edici yapınız bebeğinizi strese sokabilir. Bir sonraki deneme de kabusa dönüşür. Bebeğinizi zorlamayın. Sabırla, küçük, küçük denemeler yapın.
Sakin kalın: Bebeğinize yemediği için sakın sakın kızmayın. Bağırmayın. Ağlayacak hale getirmeyin. Onu strese sokacak davranışlardan kaçının. Her dakika ağzını da silmeyin. Ona müdahale etmeyin. Parmağını mama kasesine mi soktu? Bırakın keşfetsin.
Onu yüreklendirin: Bebeğinizi her kaşıkta öpebilir, ona sarılabilirsiniz. Gülücükler saçmanız da onu yüreklendirecektir. Kesinlikle zorla yedirmeye çalışmayın. Birkaç deneme yapın. Yemedi mi? Ertesi gün ya da birkaç gün sonra yeniden deneyin.