AKP zihniyetinin kadına bakışı

Katılım
3 yıl 2 ay 18 gün
Mesajlar
997
Tepkime puanı
364
Konum
Gerçeğin Ruhu
Cinsiyet
vtEvVy
akp-zihniyetinin-kadina-bakisi-12-yilda-kim-ne-dedi-52262-5.jpg



AKP ve yandaşlarının kadınlara saldırmaktan vazgeçmediği Türkiye’de, kadın cinayetleri son yedi yılda %1400 arttı. Türkiye henüz Mersin'de vahşice katledilen üniversite öğrencisi Özgecan Aslan için adalet beklerken, arka arkaya gelen kadın cinayetlerine her gün bir yenisi daha ekleniyor.

AKP hükümetinin ve yandaşlarının her geçen gün daha da arttırdığı nefret söylemlerine bir kaç örnek:

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: KADIN İLE ERKEK EŞİT OLAMAZ; FITRATA AYKIRI
Erdoğan I. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi'nde yaptığı konuşmada 'kadınla erkeği eşit konuma getirmenin fıtrata aykırı' olduğunu söyledi!

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: "KIZ MIDIR, KADIN MIDIR BİLEMEM"
Erdoğan Başbakanlık döneminde Konya mitinginde, Hopa'daki olayları protesto etmek için tank üzerine çıkan ve polis müdahalesi sonucu kalçası kırılan Dilşat Aktaş için "O kadın, kız mıdır kadın mıdır?" ifadelerini kullandı.

MEHMET ŞİMŞEK: "KADINLAR İŞ ARADIĞI İÇİN İŞSİZLİK YÜKSEK"
Maliye Bakanı Şimşek işsizlik ile ilgili yaptığı bir konuşmada "İşsizlik oranı niye artıyor biliyor musunuz? Çünkü kriz dönemlerinde daha çok iş aranıyor. Özellikle kadınlar arasında kriz döneminde işgücüne katılım oranı daha artıyor" ifadelerini kullanmıştı.
Eski ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI MELİH GÖKÇEK: "ANASI ÖLSÜN!"
Melih Gökçek Samanyolu Haber'de katıldığı bir programda "Anası tecavüze uğruyorsa neden çocuk ölsün, günahı ne? anası ölsün öyleyse"ifadelerini kullanarak kadınlara olan bakış açısını bir kez daha dile getirdi.

VEYSEL EROĞLU: "EVDEKİ İŞLER YETMİYOR MU?
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, kadınların "İş istiyoruz sayın bakanım" sözlerine karşılık olarak, "Evdeki işler yetmiyor mu?" yanıtını verdi.

FETVACI HOCA NUREDDİN YILDIZ: "KADIN ÇALIŞARAK FUHUŞA HAZIRLIK YAPAR"
Sosyal Doku Vakfı kurucusu ve başkanı Nureddin Yıldız, çalışan kadınları hedef alarak "Her çalışan kadın, gözü doymamış erkek demektir. Bir kadın çalışmayı tercih ederek fuhuşa hazırlık yapmış olur" ifadelerini kullandı.

BÜLENT ARINÇ: "KAHKAHA ATAN KADIN İFFETSİZDİR"
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, "Kadınsa o da iffetli olacak. Mahrem namahrem bilecek. Herkesin içerisinde kahkaha atmayacak, bütün hareketlerinde cazibedar olmayacak" ifadelerini kullandı.

Eski AKP Milletvekili Ve ŞARKICI UĞUR IŞILAK: "KADININ FITRATINDA KÖLE OLMAK VAR"
AKP'ye yakınlığıyla bilinen ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde Erdoğan için 'Dombra' şarkısını değiştirerek yazan Uğur Işılak, katıldığı bir televizyon programında "Kadının fıtratında erkeğe köle olmak var" ifadelerini kullandı.

Eski AKP MİLLETVEKİLİ SEFER ÜSTÜN: "TECAVÜZE UĞRAYAN KÜRTAJ YAPTIRMASIN"
AKP Milletvekili Sefer Üstün, "Tecavüzcü kürtaj yaptıran tecavüz kurbanından daha masumdur" ifadelerini kullandı.

ÖMER TUĞRUL İNANÇER: "HAMİLE KADIN SOKAKTA DOLAŞAMAZ"
Kadınların çalışmasına da karşı çıkan Ömer Tuğrul İnançer hamile kadınlar için "Hamile kadınların sokakta gezmesi doğru değil" ifadelerini kullandı.

MEHMET MÜEZZİNOĞLU: "KADINLAR İÇİN TEK KARİYER ANNELİK"
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, 2015 yılının ilk bebeğni ziyaret ettiği sırada "Annelerin, annelik kariyerinin dışında bir başka kariyeri merkeze almamaları gerekir" ifadelerini kullandı.

ESKİ MİLLİ SAVUNMA BAKANI VECDİ GÖNÜL: "TÜRK KADINI EVİNİN SÜSÜDÜR"
Eski Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül "Türk hanımları evinin süsüdür, erkeğinin şerefidir, Batı kadınları maalesef ezilmektedir" ifadelerini kullandı.

AKP Genel Başkanı'nın kadınları sürekli aşağılayan ilk ifadesi değildir bu. Anımsarsanız 4 Haziran 2011 günü protesto gösterilerine katılan bir kadının “kız mı kadın mı” olduğunu sormuştu. Sanki kız veya kadın olmanın bir önemi varmış gibi. Protesto gösterisinde bulunan “kız” olsa ne olacak “kadın” olsa ne olacaktı? Bakire olsa ne fark edecek, olmasa ne fark edecekti? Protesto, protesto idi.


Haziran 2016’da kadınlarla yaptığı bir toplantıda “Kadın kadına eşitlik, erkek erkeğe eşitlik doğru olan. Kadın ve erkek eşit olamaz bu fıtrata aykırıdır” deyip kadınların neye ihtiyacı olduğuna da kendisi karar veriyordu.


Kadın ve erkeğin eşit olmadığı ve kadın ve erkeğin eşit olduğu söyleminin fıtrata aykırı olduğu ifadesi hâlen yürürlükte olan T.C. Anayasası'nın 10. maddesinin, taraf olduğumuz uluslararası sözleşme maddelerinin de ihlâlidir.


Kadına yönelik erkek şiddetinin bu kadar artmasının, Türkiye’nin bir kadın mezbahasına dönmesinin altında erkeğin sırf erkek olmak sıfatı ile kadından üstün olduğu düşüncesi yatmaktadır. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği yatmaktadır. “Toplumsal cinsiyet toplum tarafından kadın ve erkeğe yüklenen ve sosyal olarak kurgulanan roller, davranışlar ve eylemler anlamına gelir” (Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi) bilinen kısa adı ile “İstanbul Sözleşmesi” md. 3-c biyolojik cinsiyetimize bir de toplumun bize yüklediği cinsiyet rolleri var. İşte o toplumsal cinsiyet rolleri toplumun ataerkilliği ile paralel olarak kadın erkek eşitliğini ortadan kaldıran, erkeğin erkek olmak sıfatı ile kadından üstün olduğu, kadının erkeğe tam itaatini isteyen görüştür. Kadının birey olduğunu reddeder. Bu hükümetin gördüğü gibi kadını kuluçka makinesi, karın tokluğuna hizmetçi olarak görür. O nedenle kadın mutlaka evlenmelidir. Evlenmeli ve bir erkeğin malı, karın tokluğuna kölesi olmalıdır.


Kadın haklarının yaygınlaşması erkek iktidarını sarstığı için ataerkiyi ciddi olarak korkutuyor ve o nedenle kadınları sindirmek amacı ile kadına kadın olduğu için uygulanan şiddet ve baskıyı bütün kurum ve kuruluşları ile uyguluyorlar. O nedenle kadın cinayetleri sistematik ve cezasızlık bu kadar yaygın. O nedenle bütün insan hakları fütursuzca ihlâl ediliyor. O nedenle yasalar ya maddeleri KHK’lerle veya “de facto” değiştiriliyor. Olmazsa Anayasa Mahkemesi kararları ile ortadan kaldırılıyor.


T. Medeni Kanunu'nda evlenme yaşı kadın ve erkek için 17 yaşın doldurulmasıdır. Belirli koşullarda yargıç izni ile 16 yaşın doldurulmasında evlenmeye izin verilebilir ama 13 yaşında bir kız çocuğu doğum yaptığında bunun evlilik olduğunu iddia ederek Medeni Kanunu “de facto” değiştirip açıkça çocuk istismarı olan bu durumu mazur göstermeye çalışıyorlar. 12, 13, 14, 15,16 yaşında bir kız çocuğu doğum yaptığında önce onun çocuk olma hakkı, öğrenim görme hakkı, sonra Anayasa'da kendisine tanınan “kendini geliştirme” hakkı, elinden alınıyor. Ne kadar erken yaşta bir adama verilirse itaati o kadar çok sağlanıyor. Kendini savunması o kadar zor oluyor. Çocuk doğurması, cinsel şiddete maruz kalması, beden bütünlüğünü bozuyor, sağlığına büyük zararlar veriyor. Evlilik adı altında istismar mağduru olarak gittiği evde karın tokluğuna köle oluyor.


“Yaşın ilerlemesi ile birlikte fiziksel ve cinsel şiddetten en az birine, yaşamın herhangi bir döneminde maruz kalma durumu beklenildiği gibi artmaktadır. Ancak, 2008’de yapılan araştırmada kapsamındaki en genç yaş grubu olan, 15-24 yaşları arasındaki kadınlar arasında fiziksel şiddet, en yaşlı grup olan 45-59 yaşlarındaki kadınlara oranla yaklaşık üç katı seviyesindedir. Erken yaşta evlenmiş kadınların (18 yaş öncesi) her iki şiddet türüne de daha fazla maruz kalmasıdır. On sekiz yaşından önce evlenen kadınların yaklaşık yarısı fiziksel şiddete, beşte biri ise cinsel şiddete maruz kalmıştır.” (Türkiye’de Kadına Yönelik Aile İçi Şiddet Araştırması, Hacettepe Üniversitesi, Ankara, 2015, s.83)


“On sekiz yaşından önce evlenen kadınların yüzde 19’u, 18 yaşından sonra evlenen kadınların ise yüzde 10’u yaşamlarının herhangi bir döneminde cinsel şiddete maruz kaldıklarını belirtmişlerdir. Son 12 ay ve yerleşim yeri açısından da cinsel şiddet maruz kalma erken yaşta evlenen kadınlar arasında daha yaygındır. Erken yaşta evlenen kadınlar fiziksel şiddet davranışlarında olduğu gibi, cinsel şiddet davranışlarının da her birine 18 yaşından sonra evlenen kadınlardan daha fazla maruz kalmışlardır. Bu fark özellikle zorla cinsel ilişkiye girme (yüzde 13’e karşın yüzde 5) ve istemediği hâlde korktuğu için cinsel ilişkiye girme (yüzde 14’e karşın yüzde 7) davranışlarında belirgindir. Fiziksel ve cinsel şiddet biçimi bir arada değerlendirildiğinde, erken yaşta evlenen kadınların yarısının fiziksel ve/veya cinsel şiddete maruz kaldığı, 18 yaşından sonra evlenen kadınların ise üçte birinin şiddete maruz kaldığı görülmektedir” (a.g.e.s.99).


Yasaların fiilen uygulanmadığı bir diğer alan kürtaj.


“12 ili kapsayan çalışma; kadınların, hamileliklerinin 10. haftasına kadar yasal hakları olan isteğe bağlı sağlıklı, güvenilir ve ücretsiz kürtaja, sadece büyük şehirlerdeki birkaç hastanede erişebildiklerini gösteriyor. Görüşme yapılan 184 kamu hastanesinin 74’ünde kürtaj yapılabildiği söylendiği halde, sadece Ankara, İzmir ve İstanbul’daki 9 hastanede yasaya (i) uygun bir şekilde isteğe bağlı kürtaj yapılıyor. Buna karşılık kadınların diğer illerdeki kamu hastanelerinde ücretsiz ve güvenli isteğe bağlı kürtaj olmaları mümkün değil. Ankara’da kürtaj yapılan üç hastaneden birinde kürtaj olabilmek için kadınların anestezi ücretini ödemek zorunda olmaları da kamu hastanesinde isteğe bağlı kürtaj yapılsa bile bunun ücretlendirilebildiğini gösteriyor.”


Televizyonlardan yapılan konuşmalar sonucu korkudan birçok devlet hastanesi, yasal olan kürtaj yapmayı reddetmiştir.


KADIN HAKLARININ İHLAL EDİLMESİNE ÖRNEKLER


Çocuk istismarının önünü açmak amacı ile Ceza Kanunu'nun resmi evlilik cüzdanı görülmeden dini nikâh kıymak ve kıydırmayı suç sayan 230/5 ve 6 maddelerini iptal ettiler. O nedenle kadın örgütlerini taklit ederek GONGO’lar (Hükümetin Desteklediği Hükûmet Dışı Kuruluş sözcüklerinin İngilizcesinin baş harfleri) kurdurup çocuk istismarı olan birlikteliklerin “kutsal aile”yi parçaladığı iddiaları ile T.C.K. 103 maddesini fiilen etkisizleştirmeğe çalışıyorlar. Kadının en temel hakkı olan yaşam hakkının elinden alınmasına göz yumuluyor Ceza Kanunu'nda çeşitli indirim maddeleri icat edilip uygulanıyor.


Bir diğer ve korkunç örnek İstanbul Sözleşmesi’nin iptali çalışmalarıdır.


Çok karşı oldukları İstanbul Sözleşmesi nedir?


Bu sözleşmenin amaçları şunlardır: “Kadınları her türlü şiddetten korumak ve kadınlara yönelik şiddet ve ev içi şiddeti önlemek, kovuşturmak, ortadan kaldırmak, şiddeti engelleyecek politikalar üretmek.”


İşte Sevgili Üyelerimiz AKP bu ilkelere karşı.
 
Katılım
3 yıl 2 ay 18 gün
Mesajlar
997
Tepkime puanı
364
Konum
Gerçeğin Ruhu
Cinsiyet
vtEvVy
Yobazlık böyle bir şey..
 
  • Haha
Tepkiler: LsR

Charismax

Copyright @ Charismax
Katılım
3 yıl 8 ay 27 gün
Mesajlar
25,277
Tepkime puanı
8,724
Yaş
35
Konum
Memed' Home
İsim
CHRS
Memleket
Neresi?
Meslek
IzdırapÇI
Cinsiyet
vtEvVy
Medeni Hal
Türkiyeyi 20 yıla yakın yöneten bir partiye yobaz demek seçmeninede yobaz demek .. Muhalefetler kendi arasında bunu iktirada söylemiyor. Şimdi sana deseler sana derken sen değil düşüncene.. e begenmiyosun abd orda vizeni verelim bu ülke böyle güle güle deseler napıcan gidicenmi :D
 
Katılım
3 yıl 2 ay 4 gün
Mesajlar
47
Tepkime puanı
12
Yaş
24
Konum
Fransa
İsim
Nagihan
Memleket
Hatay
Meslek
Boş Gezen
Cinsiyet
bPg20e
Siz kıymet bilmiyorsunuz gurbettekilerin gururu ak parti
 
Katılım
3 yıl 7 ay 16 gün
Mesajlar
303
Tepkime puanı
117
Konum
yalova
Cinsiyet
bPg20e
O yüzdenmi biz kadınları koruma kanunu çıkardı :) Ya bırakın artık ak parti muhalefetini düne bakın öyle gelin bugüne
 
Geri
Üst Alt