80’LER VE 90’LARA Gidelim

Charismax

Copyright @ Charismax
Katılım
3 yıl 8 ay 3 gün
Mesajlar
25,264
Tepkime puanı
8,715
Yaş
35
Konum
Memed' Home
İsim
CHRS
Memleket
Neresi?
Meslek
IzdırapÇI
Cinsiyet
vtEvVy
Medeni Hal
Eski günleri anarken birden aklımıza o zamanlarda ünlü olan biri gelir. Bazen adını hatırlamakta zorlanırız. Çoğunlukla da uzun zamandır sesi soluğu çıkmadığı için ne durumda olduğunu merak ederiz. Çok ünlüyken bir anda yok olanların akıbetini merak ederiz. Tabii en çok merak ettiğimiz de neden artık ünlü olmadıkları olur. Kimisi kader, kimisi yanlış seçim, kimisi de peri masalı evlilikler yaparak şöhretli hayattan uzaklaşmış. Bize geçmişi hatırlatan eski ünlülerimizin en son nasıl görüntülendiklerine bakmak ve neden parıltılı hayatı bıraktıklarını öğrenmek istemez misiniz?

TARIK TARCAN – 62’SINDE BIR DELIKANLI

Tar%C4%B1k-Tarcan-min.jpg


Tarık Tarcan’ı uzun yıllardır görmüyorsak, bunun tamamen kendi tercihi olduğunu söyleyelim. Türkiye’nin en büyük markalarından olan Vakko’nun bir dönem baş mankeni olan Tarık Tarcan neden mi böyle bir seçim yapmış? Çünkü huzur istemiş. Aslında spor akademisine başlamak için İstanbul’a gelen ve modellik yapmaya başlayan Tarık Tarcan kendini bir anda podyumlarda bulmuş. Sonra 1984 yılında çekilen ve çok ses getiren “Fahriye Abla” filminde ilk kez oyunculuğu denemiş ve çok beğenilmiş. Sonrası da hızla gelişmiş, filmler, diziler, programlar, sunuculuk. Yapmadığı iş kalmamış. Herkes peşinden koşmş ve her etkinlikte olmasını istemişler. O da erkenden yorulmuş ve kendini güney sahillerine atmış hepsi bu. Şu anda da hala karizmatik, hala taş bu arada.

YASEMIN YALÇIN – 61 YAŞINDA SAHNEDE
Yasemin-Yal%C3%A7%C4%B1n-min-1.jpg


Özel televizyon kanallarının peş peşe açılmaya başladığı 90lı yıllarda yayınlanan televizyon programları arasında en çok sevilenlerin başında “Yasemince” programı gelirdi. Yasemin Yalçın’ın hayat verdiği Kakılmış karakteri veya Sürahi Nine karakterini çok sevip evde onun gibi giyinmeye çalışmış nice insan vardır. Yasemin Yalçın’ın bu başarısı yıllarca sürse de kanalların artışı, program çeşitliliği gibi türlü faktör araya girmiş ve yavaş yavaş televizyondan uzaklaşmıştı. Bazı sağlık sorunları nedeniyle de uzun süre sesi soluğu çıkmayan usta oyuncuyu çok özlemiştik. Neyse ki 2019 yılında tiyatrocu eşi İlyas İlbey’le “Vee Perde” oyunuyla tiyatro sahnelerine geri döndü.

TOLGA GARIBOĞLU – TOLGA ABI 54 YAŞINDA
Tolga-Garibo%C4%9Flu-min.jpg


Yeni kuşak Tolga Abi’yi ve Hugo’yu bilmez, anlatalım. 90lı yıllarda evlerde tuşlu telefonlar vardı, televizyonda da interaktif bir yarışma programı vardı. Telefonla programa bağlanan çocuklar canlı yayında oyundaki o zamanlar avatar olduğunu bilmedikleri “Hugo” karakteriyle engelleri aşarak hedefe ulaşmaya çalışırlardı. Programın sunucusu Tolga Abi de çocuklara oyunda kolayca ilerleyebilmeleri için yardımcı olurdu. Bu müthiş oyunu oynamak için arayanlar yüzünden o televizyon kanalının hatları yoğunluktan kitlenirdi. Tolga Gariboğlu çağın ilerisinde bir görüşle dünyada ilk kez böyle bir uygulama geliştirmişti. Şu anda ise New York’ta eşi ve oğluyla yaşıyor ve çocuklar için yayınlar geliştirmeye devam ediyor.


OYA BAŞAR – 64 YAŞINDA TIYATRODA
Oya-Ba%C5%9Far-min.jpg


Oya Başar bu ülkeye damga vuran televizyoncuların başında gelir. Levent Kırca’nın eski eşi olan Oya Başar tiyatro kökenli bir oyuncu. Devekuşu Kabare’den tutun da Lüküs Hayat’a kadar en sevilen prodüksiyonlarda sahne alan Oya Başar şehir tiyatrolarıyla başladığı kariyerine özel tiyatrolarla devam etti. Levent Kırca ile evli oldukları dönemde 90lı yıllardan itibaren uzun yıllar boyunca “Olacak O Kadar” programıyla televizyondan tüm Türkiye’ye ulaştılar ve güldürürken düşündürdüler. Daha sonra yollarına ayrı devam ettiler ve Oya Başar’ı birçok dizide izledik. Son yıllarda televizyonda göremediğiniz için korkmayın, tiyatro oyunlarına ağırlık verdi çünkü. Yani hala sahnelerde sevdiğimiz oyuncu.

SADETTIN TEKSOY – SARI MONT 68 YAŞINDA
Sadettin-Teksoy-min.jpg


Üzerinde civciv sarısı montu, kameraya salladığı parmağı, kulakları tırmalayan genizden gelen sesiyle bağırarak söylediği “Beennn Sadettin Teksoyyy” tanıtım sloganı..İşte tüm bunlar Sadettin Teksoy’u bir marka haline getirmişti. Aslında usta bir gazeteciydi, hatta dünya tarihinde Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin’le görüşmeyi başarabilen ilk gazeteciydi. Bir dönem Uğur Dündar’ın ekibinde özel muhabir olarak da yer almıştı. Ama kanı kaynıyordu ve savaş veya siyaset yerine sansasyonel haber yapmayı seviyordu. Gizemli hikayelere bayılıyordu ve insanları ekrana bağlamanın formülünü çözmüştü. 90’lı yıllarda çok sükse yaptı ancak sonra sessizliğe gömüldü. Duyduk ki bir yapım şirketi kurmuş ve televizyon programlarına yapımcılık yapıyormuş artık.

80’LER VE 90’LARA DAMGA VURMUŞ AMA GÜNÜMÜZDE SESİ SEDASI KALMAMIŞ ÜNLÜLERİMİZ NERDELER?
ERKAN YOLAÇ – 85? EVET? HAYIR?

Erkan-Yola%C3%A7-min.jpg


Akıllı telefonlardaki sayısız uygulamadan, bilgisayarlardaki sonsuz oyunlardan çok ama çok uzun zaman önceydi. Bir adam çıktı, bir oyun formatı geliştirdi. Oyun çok basitti. Sadece konuşularak oynanıyordu. Bir taraf soru soruyordu. Diğer taraf, yani oyunu oynayan taraf, iki kelime haricinde istediği her şeyi söylemekte özgürdü. Sadece “Evet” veya “Hayır” derse oyunu kaybediyordu. Ünlü sunucu Erkan Yolaç bu oyunu nice nesillere oynattı ve her seferinde aynı enerjiyle insanları kendine hayran bıraktı. Soruları o kadar hızlı o kadar tatlı soruyordu ki, kendinden en emin insanın bile bir boş anını yakalayıp “evet” veya “hayır” dedirtmeyi başarıyordu. Düzgün diksiyonuyla yıllarca birçok etkinliğin sunuculuğunu yapan Erkan Yolaç artık sadece programlara konuk olarak katılıyor.

80’LER VE 90’LARA DAMGA VURMUŞ AMA GÜNÜMÜZDE SESİ SEDASI KALMAMIŞ ÜNLÜLERİMİZ NERDELER?
SEYYAL TANER – 67 YAŞINDA

Seyyal-Taner-min.jpg


Seyyal Taner rock müziği kadınla birleştiren ilk solistti Türkiye’de. Onlarca hit şarkısı olan şarkıcı tam üç kez Altın Plak aldı. Altın Plak demek, 100 binden fazla satış yapmak demekti. 80’li yıllar için bu büyük bir rakamdı. Konservatuarda bale eğitimi alan, güzellik yarışması kazanan Seyyal Taner’in sahne şovları da döneminin çok ilerisindeydi. Koreografileri, kostümleri ve hali tavrıyla “uçuk kaçık” olmayı seven muzip sanatçı 70’e merdiven dayamış olabilir ama unutulmayı düşünmüyor. Yeniden plaklara dönüş olan bir dönemde yeni albümünü longplay olarak çıkarmaya hazırlanıyor. Güzelliğinden ve enerjisinden de hiçbir şey kaybetmeyen sanatçının yeni şarkılarını heyecanla bekliyoruz.

YILDO – FENOMEN ADAM 74
Y%C4%B1ldo-min.jpg


Yıldo’yu tanımayan yeni nesillere üzülüyoruz. Televizyonun gelmiş geçmiş istisnasız en komik adamını kaçırdılar çünkü. Yine 90lı yıllar, yine özel televizyon furyası tabii. Kim ne yapsa “ilk” oluyor o dönem. Yıldo’nun da o dönem televizyona yaptığı katkı gece şovları sunmaktı. Konuklar ağırlar, müzikler çalar ve hikayeler anlatırdı. İşte herkes heyecanla o hikayeleri beklerdi. Yıldo’nun zeka dolu bir üslubu vardı ve kendi icat ettiği “Aaaa neee?” veya “Kafadan Koparmak” gibi deyimlerden oluşan jargonunu herkese öğretmişti. Uzun süredir ekranlardan uzakta olan Yıldo artık 74 yaşında ve güney sahillerinde huzurlu bir yaşam sürüyor. Etrafındaki yakın arkadaşlarını gülmekten kırıp geçirdiğine de eminiz.

ATILLA ATASOY – 66’SINDA YENI KLIP
Atilla-Atasoy-min.jpg


Siz 80’li yıllarda pop müzik dünyasında sadece Sezen Aksu’lar Nükhet Duru’lar mı var sanıyorsunuz yoksa? Onların arasında derinlerden gelen çok boğuk ve kalın sesli olan bir adam vardı. Kızıl saçlı ve kızıl sakallı bu şarkıcının adı Atilla Atasoy’du. Üstelik şarkı söylemek dışında da birçok meziyeti vardı. Bale eğitimi almıştı, bir de üzerine Modern Dans ve Halk Danslarını öğrenmişti. Dansta öğrendiği bu çeşitliliği müziğine de yansıtmıştı. Türk Sanat Müziğini almış ve orkestrayla harmanlamıştı. Yetmemiş, Halk Müziğini alıp modern müzikle sentezlemişti. Sanatın farklı disiplinleri arasında köprü kurarak yeni ufuklar açan Atilla Atasoy’dan uzun zamandır ses çıkmıyor derken “Bir Gün Beni Ararsan” adlı şarkısına yeni klip çekti ve sahnelere devam edeceğinin sinyalini verdi.

SUZAN AVCI – FILMLERIN KÖTÜ KADINI 82 OLDU
Suzan-Avc%C4%B1-min.jpg


Suzan Avcı 1937 Bursa doğumlu. Anne baskısının çok ağır olduğu bir çocukluk geçirmiş. O hayaller kurarken anne hep engel olmuş. Suzan Avcı da 15’inde evlenip kaçmış evden. Erkenden büyümek zorunda kalmış. Yeşilçam’a giriş yaptığında yıl 1956’ymış. Cesareti ve güzelliği ona “baştan çıkaran kötü kadın” rollerini getirmiş. Saf kızların başrolü çektiği filmlerde Suzan Avcı hep fettan kadın olmuş. Bir yandan Yeşilçam’da oyunculuk yapmış bir yandan şarkılar söyleyip albüm çıkarmış. Bu arada kendisi Aydan Şener’in de teyzesi olur. 82 yaşına gelen Suzan Avcı’nın bakışları ve duruşu hala yakıyor. Bizden yapımcılara bir tavsiye: “Ne yapın edin Suzan Avcı’yı yeni bir projeye ikna edin!”

AYŞEGÜL ALDINÇ – HISSETTIĞI YAŞ 30 AMA GERÇEKTE 62
Ay%C5%9Feg%C3%BCl-Aldin%C3%A7-min.jpg


Ayşegül Aldinç her zaman çok alımlı olmayı bilmiştir. Böyle nasıl desek, denizkızlarını andıran bir görünüme sahiptir. Kıvrım kıvrım beline kadar dökülen parlak siyah saçları, yusyuvarlak siyah gözleri, incecik burnu, fildişi gibi beyaz cildi bir araya geldiğinde karşısındakileri hipnotize eden bir hale gelir. İncecik beli, uzun bacakları, zarif elleri ise bu güzelliği alır bir üst seviyeye taşır. Ayşegül Aldinç bütün bu dış güzelliği yeterli bulmamış olsa gerek Güzel Sanatlar’da Seramik eğitimi almış. Sonra şarkıcılığa bir şans vereyim demiş ve ilk albümünde Aysel Gürel, Timur Selçuk ve Barış Manço gibi efsane isimlerden destek almış. Ne şanslı kadın! 62 yaşında konser vermeye tam gaz devam ediyor ve hala süper görünüyor!

NEŞE KARABÖCEK – ALTIN BÜLBÜL 74 YAŞINDA
Ne%C5%9Fe-Karab%C3%B6cek-min.jpg


Neşe Karaböcek’in gerçek adı Neş’ecan Göktürk. Karaböcek adını nasıl aldığı ise çok tatlı bir hikaye. Daha mini minicik bir kızken bir tiyatro piyesinde rol alıyor, piyesin adı da “Karaböcek”. İzleyiciler arasında İsmet İnönü de var, Neş’ecan’ın performansına bayılıyor ve “bu ufaklığa artık Karaböcek” diyelim diye adını takıyor. Aradan yıllar geçiyor, Neş’ecan kendini müzik sektörüne atıyor ve “Neşe Karaböcek” adını alıyor. Uzun yıllar plak yapımcısı eşiyle albüm üzerine albüm çıkarıyor, ama sonra eşini kız kardeşine kaptırıyor. 74 yaşına gelen Neşe Karaböcek bu olayı hala unutmuyor ve kız kardeşini affetmiyor. Bugünlerde sahne almaya devam eden bu canlı Türk Filmi’ni kaçırmayın deriz.

SEVDA AKTOLGA – 62 YAŞINDA AYNI GÜLÜMSEME
Sevda-Aktolga-min.jpg


Onun hem genç hem de olgun halini kim bilir kaç kez televizyonda görmüşsünüzdür de, ikisinin aynı kişi olduğunu bilmiyorsunuzdur. “Hababam Sınıfı Tatilde” filmi 1977 yılında ilk kez vizyona girdiğinden beri destan gibi kuşaktan kuşağa aktarılıyor. Sevda Aktolga da Hababam Sınıfı serisindeki tüm oyuncular gibi efsaneler arasında haliyle. Daha sonra birçok filmde ve dizide oynayan Sevda Aktolga 3 film senaryosu yazmış, bir filme de yapımcılık yapmış. Yılmaz Güney’in “Yol” filminde rol almak ise kariyerinin zirvesi olmuş. 62 yaşına gelen Sevda Aktolga artık hiçbir yapımda rol almıyor, ailesiyle sakin bir hayat sürüyor. Yakaladığımız bazı fotoğraf karelerinde hala o muzip gülümsemeye sahip olduğunu görüp avunuyoruz biz de.

ZIHNI GÖKTAY – 74 YAŞINDA SAHNEDE
Zihni-G%C3%B6ktay-min.jpg


Bir insan 56 yıldır sahne tozu yutup hala nasıl bu kadar mütevazi kalabilir? Zihni Göktay bir zamanların o özlem duyulan insanlarının son örneklerinden biri. Hem kibar hem zarif, hem çok donanımlı hem bir o kadar alçakgönüllü. Biz onu en çok “Lüküs Hayat” müzikalindeki “Rıza” karakteriyle sevdik. 1984 yılından beri Şehir Tiyatroları’nda sergilenen eserde en uzun süre aynı rolü oynayan oyuncu Zihni Göktay. İşini o kadar severek yapıyor ki, eğer bir gün izleyiciden “bu rol sana hiç yakışmamış” lafını duyarsa oracıkta düşer kalır, o derece. O yüzden siz siz olun “Hisse-i Şayia (Bir Evlilik Komedisi)” adlı oyuna hemen bir bilet alın ve Zihni Göktay’ın 74 yaşında olduğunu unutturan performansını izleyin.

HÜLYA GÜLŞEN IRMAK – KIPIR KIPIR BIR 54’LÜK HANIM
H%C3%BClya-G%C3%BCl%C5%9Fen-Irmak-min-1.jpg


Şimdiki dalgalı sarışın haline bakmayın, Türkiye onu kumral düz saçlarıyla tanıdı. O aslında tam bir Ankara kökenli tiyatrocu. Ama işte gel gör ki popüler kültür yüzünden bizler onu televizyon aracılığıyla tanıdık. 1993 yılında vizyona giren “Ferhunde Hanımlar” dizisi tam bir tiyatro oyuncuları festivali gibiydi. O kadar iyi oyuncular ve öyle iyi bir senaryo vardı ki ailenizin parçası gibilerdi. Hülya Gülşen Irmak da o ailenin “Müjgan”ıydı işte. Ufak tefek, evhamlı Müjgan’ı çok sevdi herkes. O gün bugündür tiyatro ve film oyunculuğuna devam ediyor. Tatlı kızı Çağla Irmak da annesinin izinden oyunculuğa doğru emin adımlarla ilerliyor.

ÇIĞDEM TUNÇ – ÜNLÜ SUNUCU 57 YAŞINDA
%C3%87i%C4%9Fdem-Tun%C3%A7-min.jpg


Öyle bir duruşu var ki bu kadının, insan karşılaşsa nutku tutulur gibi geliyor. Aynı anda hem çok zarif hem de çok sert bir mizacı var Çiğdem Tunç’un. Yılların sahne deneyimi de öyle bir özgüven vermiş ki odadan içeri girdiğinde saygıdan herkesi ayağa kaldırır. Müthiş bir diksiyon var, o da bunu kendine saklamıyor, 57 yaşında tükenmeyen enerjisiyle sunuculuk yapmak isteyenlere özel atölyelerde öğretiyor işin inceliğini. Sahnede o kadar sağlam duruyorsa arkasında 15 yıllık bale eğitimi var. Müzikaller, tiyatrolar, diziler, filmler, ödül törenleri, uluslararası etkinliklerden oluşan özgeçmişine daha pek çok proje ekleyecek gibi görünüyor.

JÜLIDE ATEŞ – 49 YAŞINDA DEMEYE DILIMIZ VARMIYOR.
J%C3%BClide-Ate%C5%9F-min.jpg


O aslında bildiğiniz güzellik kraliçelerinden değil. Hani hayatında sahip olduğu her şeye yarışma sayesinde ulaşmış olan klişelerden değil yani. Türkiye’nin en iyi üniversitesi olan Boğaziçi Üniversitesi’nde İngilizce bölümünden mezun oldu. Arada Türkiye Güzeli seçildi ama kalbinde hep spikerlik vardı. Film yıldızı olmak yerine haber yıldızı olmayı tercih etti ve 27 yıl boyunca çok iyi bir haber spikeri oldu. Diksiyonu o kadar iyiydi ki, Türk Dil Kurumu ona “Onur Ödülü” verdi. Tüm bunları kendi ayakları üzerinde durarak yaptı ve yeni kuşaklara örnek olmayı diledi. Şimdi ne mi yapıyor? “Jülide Ateş’le 40” adlı harika bir soru-cevap formatlı programda birbirinden önemli konuklarla sohbet ediyor. Hala çok güzel tabii.

ÜMIT AKTAN – FUTBOL FENOMENI 71 YAŞINDA
%C3%9Cmit-Aktan-min.jpg


Ümit Aktan’ın 71 yaşına geldiğini duyunca şaşırabilirsiniz. Zira yüzündeki ifade, mimikler, çizgiler, hepsi aynı. Değişen tek şey saçlarının ağarması herhalde. Ümit Aktan’ı tanımayanlara kısa bir özet geçelim. Kendisi bu ülkenin sahip olduğu en eğlenceli spor spikeridir. Hani futbol maçlarını izlerken arkadan bir ses size sahada olan biteni anlatır ya, işte Ümit Aktan o işi duygularını ekleyerek yapardı. Heyecan dolu tarihi futbol maçlarını Ümit Aktan’la izlemek ayrı bir keyifti. Mesela, Galatasaray UEFA ön eleme maçında Sion takımını yendiğinde takımın artık “DepreSİON” olarak anılması gerektiğini söylemiş ve koca bir ülkeyi aynı anda kahkahalara boğmuştur. Günümüzde ise spor yazarlığı ve yorumculuğu yapmaya devam etmektedir efenim.

80’LER VE 90’LARA DAMGA VURMUŞ AMA GÜNÜMÜZDE SESİ SEDASI KALMAMIŞ ÜNLÜLERİMİZ NERDELER?
SINAN BENGIER – TERS PARANTEZ 71 YAŞINDA

Sinan-Bengier-min.jpg


Ama nasıl insanın içi sıcacık oluyor Sinan Bengier’in fotoğrafını görünce değil mi? Bu kadar beyefendi bu kadar kibar bir oyuncu olması onun komik rollerin hakkını vermesini engellemiyor. Hemen her nesil onu en az bir kez izlemiştir. Olacak O Kadar programından tanıyanlar zaten onun ne kadar iyi bir oyuncu olduğunu biliyorlar. Daha sonraki yıllarda sayısız film ve dizide rol alan usta oyuncuyu sevmemek imkansız. Yukarı bakan kaşları ve aşağı bakan bıyıklarına bir gün “ters parantez” yorumu geldiğini ve kaşlarının ne kadar komik göründüklerini kendini televizyonda gördüğünden fark ettiğini de gülerek anlatıyor. Bugünlerde İstanbul Şehir Tiyatroları’ndan sahne alan usta oyuncuyu sahnede izleme fırsatını kaçırmayın.

SUNA YILDIZOĞLU – AKSANLI TÜRK 64 YAŞINDA
Suna-Y%C4%B1ld%C4%B1zo%C4%9Flu-min-1.jpg


Suna Yıldızoğlu’nu eski Kemal Sunal filmlerinde ilk kez görenler rol icabı yabancı aksanıyla konuştuğunu sanabilirler. Hemen gerekli bilgileri verelim de yanlış anlaşmaları giderelim o zaman. Suna Yıldızoğlu’nun asıl adı Sonya Eady. İngiltere doğumlu bu güzel kadın 70’li yıllarda bir Türk gencine aşık oluyor. Sonrası aynı filmlerdeki gibi. Türkiye’ye geliyor, evleniyorlar, kızımız adını Suna olarak değiştiriyor. Aşık olduğu gencin adı Kayhan Yıldızıoğlu. Doğal olarak Suna Yıldızoğlu setlere gide gele filmlerde oynama teklifleri alıyor. Türkçe öğrendikten sonra da aranılan bir yıldız oluyor. İkinci evlilik, çocuk derken sinemayı bırakıyor. Bugün 64 yaşında ve tiyatro sahnelerinde oyunculuk yapıyor. Güzelliği ve samimiyeti ise hala aynı.

KAYHAN YILDIZOĞLU – 83’ÜNDE ÇALIŞMAYA DEVAM
Kayhan-Y%C4%B1ld%C4%B1zo%C4%9Flu-min.jpg


İtiraf edin, sima tanıdık ama adını bilmiyordunuz değil mi? 83 yaşına gelmesine rağmen yüzü hiç değişmeyen Kayhan Yıldızoğlu’nun gençliğinde oynadığı rollerde bile görüp hatırlıyorsunuzdur. Uzun ince boyu ve karakteristik gözlükleriyle hemen her rolde izlediğimiz oyuncunun filmografisinde yüzlerce film var. Kara kaşlı kara gözlü olmadığı için genelde yabancı insanları canlandıran Kayhan Yıldızoğlu’nun 2 yıl evli kaldığı eşini de çok iyi tanıyoruz. Türk Sineması’na İngiliz güzel oyuncu Suna Yıldızoğlu’nu kazandıran ta kendisi çünkü. Boşanmalarına rağmen hala da çok iyi arkadaşlar. Kayhan Yıldızoğlu oyunculuk yapmaya devam ediyor ve “83 ne ki! Asıl 93’te görün beni” diyor.

FERDI ATUNER – 76 YAŞINDA GERÇEK BIR “SANATÇI”
Ferdi-Atuner-min.jpg


Tonton yüzlü Ferdi Atuner 1944 Erzincan doğumlu. Gerçek bir İstanbul Devlet Opera ve Bale Sanatçısı kendisi. Tiyatro kökenli olması oyunculuğunun ne kadar kaliteli olduğunu anlatmaya yeter herhalde. Bir yandan da Ankara Devlet Konservatuarı Şan Bölümü’nden mezun olmuş bir ses sanatçısı olduğunu hatırlatalım. Ses sanatçıları öyle sıkı bir eğitimden geçerler ki gözünüz kapalı dinlediğinizde bile duygularını çıkardıkları her harfte hissedersiniz. Ferdi Atuner de bu eğitimi sayesinde oyunculuğunu doruklara çıkaran bir beceri kazanmış. Tüm yetenek ve becerilerini en iyi harmanladığı yer ise Levent Kırca’nın o meşhur “Olacak O Kadar” programı oldu tabii ki. Günümüzde 76 yaşına gelen sanatçı yeni projelere hazır olduğunu söylüyor.

ALI ERKAZAN – EKRANLARIN SEVILEN BABASI 68 YAŞINDA
Ali-Erkazan-min.jpg


Aile dizilerini sever misiniz? Nostaljik aile dizileri arasında en sevilenlerden biri olan “En Son Babalar Duyar” dizisini çok seversiniz eminiz. Türk aile yapısını çok iyi çözmüş bir dizidir. Bilirsiniz işte, evin babası kızmasın diye bazı minik sorunlar ondan gizlenir. Bu dizide de aynı böyle olurdu, bir sürü olay olur ve en son evin babası duyardı. O baba rolünü de Ali Erkazan canlandırdı. Herkesin gönlünü fetheden oyuncu 1977 yılından beri Ankara’nın tiyatro sahnelerinde. Ona sorsanız sokaktaki bir yavru kedinin yardıma ihtiyacı olduğunu görebilen merhametli insanların gerçekten sanatçı olabileceğini babacan bir tavırla anlatır.

GÜVEN HOKNA – 74’Ü DUYDUK TADIMIZ KAÇTI
G%C3%BCven-Hokna-min.jpg


O kadar iyi bir oyuncu ki, her yeni rolde bir öncekini unutturacak kadar karaktere giriyor. İyi bir oyuncu olmasının arkasında iyi bir eğitim, yıllarca deneyim ve doğuştan gelen yetenek var. Ankara Devlet Konservatuarı’ndan eğitimini tamamlayıp Devlet Tiyatroları’nda 35 yıl deneyim sahibi olduktan sonra sevilen aile dizisi “Ferhunde Hanımlar” ile televizyon dünyasına giriş yapan Güven Hokna’yı şöhretinin zirvesine çıkaran rolü hepiniz biliyorsunuz. “Aman ağzımızın tadı kaçmasın Ali Rıza Bey” diyen Hayriye rolüyle “Yaprak Dökümü” dizisinden bahsediyoruz tabii ki. Sevgili Güven Hokna’yı 74 yaşında dizilerde görmeye devam etmek bizi çok mutlu ediyor.

CEM ÖZER – LAF LAFI AÇA AÇA 61 YAŞINA GELDI
Cem-%C3%96zer-min.jpg


90’lı yıllarda çocuk olanlar bilirler, Cuma akşamları televizyon başına geçilir ve Cem Özer’le “Laf Lafı Açıyor” programı izlenirdi. İlk kez böyle bir formatla tanışan izleyici kitlesinde her yaştan insan vardı. Ünlü konuklarını ağırlayan Cem Özer köşeye sıkıştıran komik sorularıyla herkesi gülmekten kırardı. Tarkan’dan Cem Yılmaz’a kadar pek çok mega ünlü ilk kez Cem Özer’in programına konuk olmuştur mesela. İşte bu kadar “ilk” olaya imza atan Cem Özer işi zirvede bırakıp sinema oyunculuğuna geçiş yaptı. “Nerdesin Firuze” gibi kült filmlerde yeteneğini sergiledikten sonra 3 kitap yazdı. Nurgül Yeşilçay’dan Osman Nejat diye bir oğlu oldu. Beşinci evliliğini Pınar Dura’yla yaptı ve artık Bodrum’da plaj işletmeciliği yapıyor.

AHMET MEKIN – 87’LIK JÖN
Ahmet-Mekin-min.jpg


87 yaşında bile ne kadar yakışıklı ve karizmatik görünüyor öyle değil mi? 1932’de İstanbul’da doğan Ahmet Mekin her zaman yakışıklıymış. Uzun boylu ve geniş omuzlu yapısına açık renk gözleri ve köşeli çene yapısı eklenince ortaya ilah gibi bir jön çıkmış. Yeşilçam filmlerinin tam aranılan özelliklerinin hepsine sahip olan Ahmet Mekin 200’den fazla filmde oynadı. Ama aralarında bir film vardı ki, ona unutulmazlık kazandırdı. Evet bildiniz! “Selvi Boylum Al Yazmalım” filminde sevginin dostluk, iyilik ve emek verme haliydi o, yani Cemşit karakteriydi. Gerçek hayatta da aşkına büyük emek veren sevginin vücut bulmuş haline saygılarımızı gönderiyoruz.

SALIH GÜNEY – 77’SINDE BILE ÇETIN CEVIZ
Salih-G%C3%BCney-min.jpg


Salih Güney ne kadar karizmatik olduğunun oldukça bilincinde bir aktör. Evet kibar ve zarif bir insan ama yürüyüşünde bile görebilirsiniz o özgüven patlamasını. Yıllarca Dormen Tiyatrosu’nda sahne aldıktan sonra yüzlerce sinema filminde oynayan Salih Güney’in alçakgönüllü olmasını bekleyemeyiz değil mi? Devlet Konservatuarı’nda Tiyatro Bölümünde okumuş ve bunun oyunculukta aranması gereken tek şart olduğuna inanıyor. Beden dilinden tutun da diksiyona kadar birçok eğitimden geçmeyen dizi oyuncularının inandırıcılıktan uzak olduğunu düşünüyor ve kendisi de bu yüzden dizilerde oynamıyor. 77 yaşındaki usta oyuncu şehirlerin gürültüsünden yorulduğu için artık Çeşme’de huzurlu bir hayat sürdürüyor.

GÖKSEL ARSOY – 83 YAŞINA GELSE DE HALA ALTIN ÇOCUK
G%C3%B6ksel-Arsoy-min.jpg


Göksel Arsoy sarışın bir jön olarak “Altın Çocuk” lakabıyla Yeşilçam’da yıllarca başrol oynadı. Birlikte en çok film çektiği aktris ise Belgin Doruk’tu. Seyirci bu çifti o kadar çok birbirine yakıştırmıştı ki filmleri kapalı gişe oynuyordu. Yönetmenler ve yapımcılar zaten iyi anlaştıkları ikiliyi ayırmadan film üzerine film çektiler. Göksel Arsoy’un yetenekleri de sadece oyunculukla sınırlı değildi. Güçlü bir müzik altyapısı da olan Göksel Arsoy iki albüm çıkardı. 2018 yılında yayınlanan otobiyografisinde bu özel insanın hayatına dair tüm merak ettiğiniz ayrıntıları bulabilirsiniz. Tenis, at biniciliği, havacılık gibi sonsuz ilgi alanına sahip olduğunu da ekleyelim.

TEOMAN – BUNALIMLAR ROCKÇISI 52 OLDU
Teoman-min.jpg


Teoman müzik piyasasına girdi ve ortadan ikiye cart diye böldü. Bir taraf ona sorgusuz sualsiz taparken diğer taraf “bu ne ya, ne gereksiz marjinal hareketler bunlar” diye yerden yere vurdu durdu onu. Biz orta çizgiden ele alalım konuyu. Teoman zor bir çocukluk geçirmiş, zira 2.5 yaşındayken babasını kaybetmiş. Babasız büyümenin ruhunda bıraktığı yarayı da hala gözlerinde görebiliyoruz. 2000 yılında kariyerinin zirvesine çıkan ünlü rock şarkıcımız kararsızlıklar içinde dönüp dolaşan sizin bizim gibi normal bir insan olduğunu hiç gizlemedi. 2011’de “müziği bırakıyorum” dediğinde herkes şoka girdi. 2012’de müziğe geri döndüğünde girilen şoktan hep beraber çıkıldı. 2020’de benzer bir açıklama yapınca “eyvah” diyenleri sakinleştirdi “sadece biraz dinleneceğim” dedi de rahatladı fanlar.

ITIR ESEN – GÜZEL GÖZLER 63 OLDU
It%C4%B1r-Esen-min.jpg


Evet iki tane Itır Esen var. Biz orijinal olandan bahsediyoruz. Bir de yeğeni olan var, o daha çok çömez, kariyerinde biraz ilerlesin onu da yazarız. Bizim bahsettiğimiz Itır Esen İstanbul’da 1956 yılında doğdu. Büyük mavi gözleri ve altın sarısı saçlarıyla Yeşilçam’ın en güzel kadınlarından biri olarak Kabul edilen Itır Esen’in ünlü olma hikayesi çok hoş. 1975 yılında yönetmen Halit Refiğ tarafından ilk kez televizyon dizisi olarak uyarlanan Aşk-ı Memnu dizisine Bihter olması teklif edilmiş ancak yönetmen onunla tanıştıktan sonra saf güzelliğine Nihal karakterinin daha uygun olacağına karar vermiş ve bir yıldız böyle doğmuş. 63 yaşında hala çok güzel olan oyuncu uygun proje olursa rol alabileceğini söyleyerek hayranlarını çok sevindirdi.

RÜŞTÜ ASYALI – 73’ÜNDE BIR KELOĞLAN
R%C3%BC%C5%9Ft%C3%BC-Asyal%C4%B1-min.jpg


Rüştü Asyalı’nın gerçek hayattaki haline baktığınızda onun yıllarca beyaz ekranda Keloğlan’ı canlandırdığına kavramakta zorlanabilirsiniz. İşte ustalık da burada yatıyor. Halk Evleri’nin verdiği tiyatro kurslarına gitmesiyle başlayan sanat serüveni Rüştü Asyalı’yı önce Ankara Radyosu’na götürmüş. Seslendirme sanatçısı olarak çocuklara yönelik Keloğlan hikayeleri anlatmaya başlayan yetenekli Rüştü Asyalı’nın ünü kısa sürede her yere ulaşmış ve Keloğlan’a ses veren sanatçının onu beyaz perdede canladırmasını istemişler. Sonra da tüm Keloğlan filmlerinde oynamış ve bu halk kahramanı çocuğun masallarını ölümsüzleştirmiş. Rüştü Asyalı’nın sesi gümbür gümbürdür ve kontrol etmeyi çok iyi bilir. Rüştü Asyalı 73 yaşında bile deneyimlerini genç nesillere aktarıyor ve Başkent İletişim Akademisi’nde dersler veriyor.

ENGIN ÇAĞLAR –80’INDE YENI ROLLERE HAZIR YAŞINDA
Engin-%C3%87a%C4%9Flar-min.jpg


Şu anda bir aktör yılda kaç film çekiyor? Role hazırlanmayı, setin kurulmasını düşünürsek taş çatlasa 2 film çeker. Hadi denk geldi iki de kısa film çekti diyelim, etti size 4. Şimdi 1970 yılına geri gidelim ve Engin Çağlar’ın sadece o yıl toplam 13 uzun metrajlı sinema filminde rol aldığını söyleyelim, ne dersiniz? Üniversiteyi Almanya’da okuyan ve mimar olan Engin Çağlar Ses Dergisi’nin filmde oynama yarışmasına katılıyor ve kazandığında “sadece başrolü kabul ederim” diyerek sektöre kurallarıyla sıkı bir giriş yapıyor. Ünlü olduktan sonra mahallesinden komşu kızı Filiz Vural’la evleniyor ve 50 yıldır hala aynı mahallede mutlu mesut yaşıyorlar. Buradan duyuralım, 80’inde zıpkın gibi görünen Engin Çağlar film ve dizi tekliflerine açık.

MURAT SOYDAN – 80 YAŞINDA AILESIYLE
Murat-Soydan-min.jpg


Yeşilçam’ın en ünlü jönlerindendir Murat Soydan. Sporcu bir geçmişi olduğu için kaslı vücudu ve yakışıklı çehresi onu başrollere layık yapmıştı. Lüleburgaz sporda futbolculuk yapmış olan Murat Soyda üniversite yıllarında da Konservatuarda Türk musikisi bölümünden mezun olmuş. Hayır alıştığınız gibi Ses dergisi değil, bu sefer Perde dergisinin yarışması sayesinde sinemaya giriş yapan bir ünlümüz o. Başrol oynadığı filmlerde genelde yanında ya Hülya Koçyiğit ya da Türkan Şoray olurdu. Sayısız filmde ve dizide oynayan duayen oyuncu Altın Portakal dahil birçok önemli ödülün de sahibi. 2016 yılında hayatını e sinema kariyerini anlatan kitabı yayımlandı. Şimdilerde geniş ailesiyle vakit geçirmekten çok memnun. Ama belki çok iyi bir proje gelse kabul eder.

CAN GÜRZAP – 75’INDE RESMEN YIKILIYOR
Can-G%C3%BCrzap-min.jpg


Böyle eğitimli böyle deneyimli bir sanatçı karşınızda otursa inanın hayatınızı ve yaptıklarınızı sorgularsınız. Can Gürzap bir sürü bilgi öğrenmiş. Almış o bilgileri uygulayarak birçok projede yer almış. Yetmemiş proje üretmiş. O da yetmemiş projeleri yönetmiş. Detaylandırmamız gerekirse, konservatuarda tiyatro bölümünden mezun olmuş. Gitmiş Londra’da ses eğitimi almış. Sonra hem ses sanatçısı hem oyuncu, hem yönetmen, hem yazar hem de eğitmen olmuş. İstanbul Devlet Tiyatrosu’nun da kurucu müdürü olma unvanına sahip. Türkçeyi En iyi Kullanan Tiyatro Sanatçısı ödülüne de layık görülmüş. Haydi gidin de karşısında konuşmayı deneyin, diliniz tutulur eminiz. Ama endişelenmeyin çok kibar ve öğretmeyi seviyor. Bu sene de İstanbul Devlet Tiyatrosu’ndan yeni bir oyunu yönetiyor. Ve evet, 75 yaşında.

LALE BELKIS –81’INDE BIR VAMP KADIN
Lale-Belk%C4%B1s-min-1.jpg


Bu kadar güzel olup da nasıl kötü kadını canlandırabilir demeyin, valla yıllarca hakkını vermiş o tip rollerin. Aslında ilk milli mankenimiz Lale Belkıs. 1938 yılında İstanbul’da doğmuş. Yeşilçam’da genelde vamp kadınları canlandırdı. Sinema izleyicisi onu çok sevse de Lale Belkıs müziği daha çok sevdi. Eskiden Pop müziğe Türk Hafif Müziği denirdi, Lale Belkıs da bu alanda çok iyi bir yorumcuydu. Onlarca 45lik plak ve albüm çıkardı. 81 yaşına gelen Lale Belkıs hayretlere düşürecek bir güzelliğe ve enerjiye sahip. 2020’nin Ocak ayında özel bir proje için genç bir şarkıcı olan Şahkan’ı seçti ve birlikte çok güzel bir düet yaptılar. Şarkının adı “Hayat Zor” diyoruz ve burada mikrofonu Lale Belkıs’a bırakıyoruz

ARDA KURAL – BIZIM LEO’MUZ 39 OLDU BILE
Arda-Kural-min.jpg


Gerçek Leonardo Di Caprio 45 yaşında, bizimki sadece 39. 2000’li yıllarda gençlik dizilerini seyredenler kimden bahsettiğimizi çok iyi biliyorlar. Tabii ki Arda Kural’dan bahsediyoruz. Geniş alnından tutun da saçlarının rengi, saç kesimi ve göz biçimine kadar Leonardo Di Caprio’ya çok benzeyen oyuncu bizce ondan kat kat yakışıklıydı. Yetenek anlamında da kapışırlar çünkü Arda Kural tiyatro oyunları da yazdı, gencecik yaşında özel tiyatro bile kurdu. Ama sonra hayat ona talihsizlikler yaşattı ve bir süre kendini dinlemesi gerekti. Maske takmak istemediği halde oyunculuğu seçmesi onu zorladı ama neyse ki bütün bunları aştı. Haydi güzel haberi de verelim, artık çok iyi ve “Tutunamayanlar” dizisiyle setlere geri dönüyor. Oley!

CEM CEMINAY – CANIM TÜRKIYEM’E DEVAM EDIYOR VE 66 YAŞINDA
Cem-Ceminay-min.jpg


Bu ülkede 90’lar harika yıllardı. Her şeyin ilki yaşanıyordu. Bir yandan özel televizyon kanalları kurulurken, diğer yandan da özel radyo kanalları kuruluyordu. O dönem lise çağında olanlara tam bir medya bombardımanı yapılıyordu ve gençlik çok memnundu. Dönemin en ama en sevilen radyo DJ’i ise tartışmasız Cem Ceminay’dı. “Canım Türkiyem” diye başlayan “Yüzde yüz canlı, yüzde yüz sıcakkanlı” programlar sunardı. O dönem ne akıllı telefon var ne sosyal medya hesapları. Aylarca yıllarca Cem Ceminay’ın neye benzediğini bilmeden dinledi onu insanlar. Nihayet gördüklerinde de gayet yakışıklı sarışın mavi gözlü bir adam olduğunu gördüler. Cem Ceminay’ı özleyenlere müjdeyi verelim, internetten podcast yayınları yapmaya devam ediyor.

MERAL-ZUHAL KARDEŞLER – ŞARKICI KARDEŞLER 73 YAŞINDA
Meral-Zuhal-Karde%C5%9Fler-min.jpg


Meral ve Zuhal kardeşler Denizli’de doğup büyümüşler. Sonra ailecek İstanbul’un güzeller güzeli Moda Semti’ne taşınmışlar. Güzel kardeşler vapurla Avrupa Yakası’na geçip okula gidip geliyorlarmış. Bu vapur seyahatlerinden birinde fotomodellik teklifi almışlar ve kabul etmişler. Derken bir gün kapıları çalmış, açtıklarında karşılarında Barış Manço’yu bulmuşlar. Arkadaşlıkları ömür boyu sürmüş. Meral ve Zuhal albüm çıkardıklarında kapak çekimlerini de Barış Manço yapmış. 70li yıllarda yurt çapında konserler verdikten sonra kendilerini geri plana çeken ikizler 2000’li yıllarda birkaç özel etkinlikte de sahne aldı. Şu anda ne mi yapıyorlar. Bakımlı olmaktan asla vazgeçmiyorlar, güzellikleri baki. Bir de Moda’nın tüm sokak kedileri onların himayesinde. Günde birkaç kez semt boyunca gezip besleme yapıyor güzel yürekli kardeşler.

KORHAN ABAY – TÜRÜNÜN ENDER ÖRNEĞI 66 OLDU
Korhan-Abay-min.jpg


Korhan Abay gerçekten de kendi sektöründe türünün ender örneklerinden biri. Sadece Türkçe diksiyonu ve ses kontrolü konusunda uzman değil çünkü. Profesyonel anlamda kusursuz bir şekilde İngilizce, Fransızca, Rusça, Almanca, İtalyanca, İspanyolca ve İsveçce dillerinde de sunuculuk yapabiliyor. Bakın bu dilleri sadece konuşabiliyor demiyoruz, bütün bu lisanlarda sunuculuk yapabiliyor diyoruz. Tarihe geçen bir ayarı da var ki hatırlatmasak olmaz. Efendim sene 2004, Eurovisiyon şarkı yarışmasındaki sunucu “Konstantinopolis’e bağlanıyoruz” diyor, karşısındaki Korhan Abay da canlı yayında anında yapıştırıyor cevabı “Burası 500 yıldır İstanbul” diye. Uçak uçurabilen ve hayvanların yaşam hakkını savunan bu nadide insan 66 yaşında özel organizasyonlarda sunuculuk yapmaya devam ediyor. Rast gelirseniz, nasıl bir cevher olduğunu bilin istedik.

SEZEN CUMHUR ÖNAL – 81’INDE BILGISINI AKTARIYOR
Sezen-Cumhur-%C3%96nal-min.jpg


80’li yıllarda Sezen Cumhur Önal’ın yıllarca TRT ekranlarında hazırlayıp sunduğu “Müzik Yelpazesi” programını izlemek ayrı bir keyifti. Hatırlatalım, o dönem özel kanallar yok, internet yok. Michael Jackson gibi dünyayı kasıp kavuran şarkıcıları sadece Sezen Cumhur Önal’ın programında görebiliyor insanlar. “Kadife Sesli Şarkıcı” veya “Çikolata Renkli Sanatçı” gibi kendi özgü sunumları ise yıllar sonra bile hala hatırlanır. Kelimeleri güzel kullanma yeteneğini yazdığı 1000’e yakın şarkı sözünde görmek mümkün. Türkçe, Fransızca ve İtalyanca şarkılara aranjmanlar da yapan Sezen Cumhur Önal yaşamı boyunca biriktirdiği güzel hikayelerini ve deneyimlerini özel etkinliklerde dinleyicilerle paylaşmaya devam ediyor.

BENDENIZ – 46’SINDA BIR ÇITIR
Bendeniz-min.jpg


Deniz Çelik adıyla bir partiye gidiyor, şarkı söylüyor ve sesi Sezen Aksu’ya çok benzediği için bir anda keşfediliyor. Dönemin imaj ustası Neslihan Yargıcı bu gencecik şarkıcıyı topluma havalı bir şekilde tanıtmak için kolları sıvıyor. Kafaya geniş bir şapka geçiriyor, eteğinin ucuna da hulahup halkası benzeri bir şey tutuşturuyor, adına da “Abajur Kız İmajı” diyor. Albüm çıkarırken ismini de “Bendeniz” yapıyorlar ve lansman yapılıyor. Şarkılarını dinleyenler için ne kıyafetleri ne de adının bir önemi kalmıyor, çünkü müthiş bir ses çok güçlü bir duygu aktarımıyla söylüyor şarkıları. 90’lı yıllardan çok popüler olsa da 2000’li yıllarda biraz unutuluyor. 2018’de yeni bir albüm çıkardı ve aramıza eskisinden çok da güçlü bir şekilde döndü.

80’LER VE 90’LARA DAMGA VURMUŞ AMA GÜNÜMÜZDE SESİ SEDASI KALMAMIŞ ÜNLÜLERİMİZ NERDELER?
TRENDINGJUNE 15, 2020
HAKAN PEKER – 59’LUK EFSANE
Hakan-Peker-min.jpg


“Bir efsane bir efsane senle beraber olmak” adlı şarkısını bilenler, bu satırları okurken iç sesleriyle şarkıyı söylemeye başladılar bile. Biraz genizden gelen bir sesle söylediklerine de eminiz. Hakan Peker aslında dansla başlayan sahne hayatına şarkıcılıkla devam etti. Şarkı sözleri yazdı, müzik yapımcılığı yaptı. “Bir Efsane” şarkısını yaptığı 90’lı yıllarda tam bir patlama yaptı. Bir başka süper şarkısı da “Hey Corç” şarkısıdır, inanılmaz eğlencelidir. Peker Müzik adlı bir şirketi olan Hakan Peker birçok albüm ve hit parçaya imza attı. 59 yaşına geldiğini söylemesek anlamazsınız. Botoks sağ olsun, Hakan Peker’de zamanı durdurmuş.

SIBEL ALAŞ – 47 OLDU
Sibel-Ala%C5%9F-min.jpg


90’lı yıllarda müzik sektörüne giriş yapan şarkıcılar çok şanslılardı. Türkiye’nin en önemli isimleriyle birlikte çalışma fırsatına sahip oldular çünkü. Mesela Sibel Alaş ilk albümünü çıkarırken yapımcısı kimdi biliyor musunuz? Mustafa Sandal’dı! Peki klibini kim çekti dersiniz? Abdullah Oğuz. O meşhur ilk şarkısı “Adam” sayesinde hem tanındı hem de birçok ödül aldı. Daha sonra çıkardığı albümleri de çok başarılıydı. Ünlü televizyon dizisi Taht Oyunları’nın kitaplarını Türkçe’ye çeviren kişi de ta kendisi bu arada. Koruyucu anne olarak 2 yaşında yanına aldığı kızı ve oğluna süper annelik yapan bu harika kadın hala canlı performanslara devam ederken kaçırmayın deriz.

CARTEL – HALA 1 NUMARA
Cartel-min.jpg


“Cartel 1 Numara En Büyük / Cehennemden Çıkan Çılgın Türk / Yirmi Beş Yaşında Yüz binlik Araba / Nerden Geldi Bu Para En İyisi Sorma”…Sene 1995. Almanya’da yaşayan gurbetçi Türk çocukları Rap müziğe bayılıyorlar, “acaba Türkçe yapsak nasıl olur” diyorlar. Bir yapımcı bu gençleri bir araya getiriyor “haydi yapın” diyor. Sonrası bomba! Sadece Almanya’da değil, Türkiye’de coşkulu bir hayran kitlesine kavuşuyorlar. Müzikleri sayesinde anavatanlarını tanıyorlar, turneyle şehir şehir geziyorlar. Erci E., Karakan ve Cina-i Şebeke özellikle Barış Manço’dan büyük destek görüyorlar. Şimdilerde kendi yollarında müziğe devam ediyorlar. Nakaratla bırakalım sizi. “Gel Gel Gel Cartele Gel / Bilmiyorsan Sana Öğretirler / Gel Gel Gel Cartele Gel / Carteldekiler Can Kardeşler”

80’LER VE 90’LARA DAMGA VURMUŞ AMA GÜNÜMÜZDE SESİ SEDASI KALMAMIŞ ÜNLÜLERİMİZ NERDELER?

SEDEN GÜREL – MÜZIĞI BIRAKTI VE 54 YAŞINDA

Seden-G%C3%BCrel-min.jpg


Mimarlık okumuş, yabancı dili çok iyi olduğu için bir dönem çevirmenlik de yapmış. Güzel sesi onu müzik dünyasına sokmuş. Tabii 90’lı yıllarda öyle sadece şarkı söyleyerek albüm çıkarmak kabul edilemiyordu. İlla imaj çalışması yapılacaktı. Devreye yine modacı Neslihan Yargıcı girdi. “Gel kız, insanlar senin saç rengini merak etsin” dedi ve beyaz yassı geniş bir şapkayı yüzünün çevresine bone gibi takıverdi. Kaç klip çıkardı o imajla Seden Gürel. İlk parçası “Bum Bum” çok eğlenceliydi, “Devlerin Aşkı” ise arabesk parçaların pop müzikteki karşılığıydı. Sonra 2008 yılında müziği bıraktı bir daha da dönmedi. Şimdilerde ailesiyle bol bol gezmekte.


Erdal-%C3%87elik-min.jpg


Kıvırcık siyah saçları, buz mavisi gözleri ve ah o içli sesi! Erdal Çelik’i ilk kez 1985 yılında Emel Müftüoğlu’yla birlikte şarkı söylerken tanıdık. Uzun yıllar Emel-Erdal olarak albüm çıkaran ve sahne alan ikili sayesinde Türk Hafif Müziği 80’li yıllarda bırakılıp 90’lı yıllara Türk Pop Müziğiyle giriş yapıldı. Erdal Çelik kendi solo albümünü çıkardığında sene 1991 olmuştu bile. 2017 yılına kadar hiç albüm yapmadı. En son albümündeki “Gülendan” parçasını öyle hisli okumuş ki, dinlediğinizde Erdal Çelik’i ne kadar özlemişiz diyeceksiniz. 61 yaşında daha da karizmatik görünen Erdal Çelik’in ağarmış saçları sayesinde o gözler daha da güzel bakıyor.

OF AMAN NALAN – 46 YAŞINDA SAHNELERE DÖNDÜ
Of-Aman-Nalan-min.jpg


Ne tatlı bir sahne adı var değil mi? Nalan Tokyürek 1994 yılında çıkan ilk albümünde bu adı seçmişti. Of Aman Nalan. Akıllardan hiç çıkmayan bu adın temsil ettiği gürül gürül ses eğitimliydi de. Konservatuarda sadece şan değil bir de kanun eğitimi almıştı. İmaj çalışması diye de kasmadı “sesim yeter” dedi. Gerçekten de haklıydı. Ses renginin benzeri yoktu ve yaptığı her şarkı hit oluyordu. Şarkı söylemeyi çok seviyordu ve hiç durmadan sahneden konsere koşturup duruyordu. 2012 yılına kadar aralıksız performanslara çıkan Nalan Tokyürek o yıl müziğe ara verdi. 2019 yılında “Aşk Senin Neyine” albümüyle geri geldi ve sahnelere bıraktığı yerden devam ediyor.

OYA-BORA – OYA 54 OLDU BORA ISE 58
Oya-Bora-min.jpg


Müzik sayesinde mi hala birlikteler yoksa aşk mı onlara hala müzik yaptırıyor, ne dersiniz? Oya ve Bora çifti 31 yıldır birlikteler ve hala aşk dolu bakışmalar havalarda uçuşuyor. Gençliklerinde aşklarını doya doya yaşarken “haydi şarkı da söyleyelim” demişler ve iyi ki de öyle yapmışlar. 1993’de ilk albümleri “Seni Bana Yazmışlar” çıktığında içindeki her şarkı hit oldu. “Ara Beni” şarkısını hatırlamayan yoktur. Hele Goran Bregovic’in “Çingeneler Zamanı” müziğine Türkçe sözler yazdıkları “Sevmek Zamanı” şarkısı tam bir klasiktir. 1997 yılında çıkardıkları deneysel albüm negatif eleştiriler alınca Oya müzikten bir daha dönmemek üzere ayrıldı. Bora ise “İncesaz” adını verdiği bir müzik grubuyla devam ediyor.

OZAN ORHON – SANSASYONLARIN ŞARKICISI 48 YAŞINDA
Ozan-Orhon-min.jpg


Ozan Orhon sahnelere çıktığında daha sadece 20 yaşındaydı. Annesi modacı babası tiyatrocuydu. İlk albümü 1992 yılında çıkaran bu yakışıklı popçunun o yıl rakibi Tarkan’dı, çünkü o da ilk albümünü çıkarmıştı. O yıl Ozan Orhon’un “Saman Alevi” şarkısı ve “Oldu mu şimdi” şarkısı 1 numara oldu. Albüm yapmaya devam etse de gündeme sağlık sorunlarıyla gelmeye başladı. Zayıflamak için ameliyatla taktırdığı mide kelepçeleri yüzünden ölüm tehlikesi atlatan Ozan Orhon neyse ki artık akıllandı. 48 yaşında at kuyruklu ve hafif balıketi görünümüyle çok sağlıklı görünüyor. İzmir’de sahne alan şarkıcının eğlenceli performansını mutlaka görmelisiniz.

PETEK DINÇÖZ – FOOLISH CASANOVA’NIN ŞARKICISI 39 OLDU
Petek-Din%C3%A7%C3%B6z-min.jpg


Petek Dinçöz 2000’li yıllarda müzik piyasasına bir girdi, ortalık karıştı. Şarkı söylemesi ve sesi tamamdı ama asıl ilgi çeken Britney Spears tarzı cesur kıyafetleriydi. Bol bol estetikle mükemmel hale getirilmiş olan yüzü ve düzgün fiziğini sergilemeyi seven Petek Dinçöz’ün adını kısa sürede tüm Türkiye duydu. Müzikalite açısından derin olmasa da sözleri çok komik olan şarkıları dillerden düşmüyordu. Çat pat İngilizcesiyle söylediği “Foolish Casanova” şarkısı sözlerinden çok klibiyle hatırlanır mesela. Petek Dinçöz’ün şöhret rüzgarını arkasına alıp 11 albüm çıkardığını da hatırlatalım. Sonra başarılı bir işadamıyla evlendi ve çocuk sahibi oldu. Şimdilerde aile hayatından kalan zamanlarında makyaj ve kıyafet gibi konularda derin bilgilerini paylaştığı videolar çekiyor ve sosyal medya hesabından yayınlıyor.

80’LER VE 90’LARA DAMGA VURMUŞ AMA GÜNÜMÜZDE SESİ SEDASI KALMAMIŞ ÜNLÜLERİMİZ NERDELER?

SUAT SUNA – KEMAN VIRTÜÖZÜ 45 YAŞINDA

Suat-Suna-min.jpg


İstanbul’da birçok Fransız lisesi vardır, bunlardan en iyi olanların başında Saint-Benoit Lisesi vardır. 1993 yılında Show TV kanalındaki müzik yarışmasını kazanan keman çalan genç delikanlının da Saint-Benoit’lı olduğunu duyan genç kızlar sırf Suat Suna’yı yakından görebilme umuduyla günlerce lisenin kapısında nöbet tutmuşlardı. 1975 doğumlu olan Suat Suna’ya o yıl aşık olmayan kalmamıştı diyebiliriz. Kemanını çaldıktan sonra koyu kumral perçemlerini utangaç bir şekilde tek eliyle arkaya doğru atmasını gören vuruluyordu ona. 150’nin üzerinde şarkı yazan ve besteleyn, kendi albümleri olan Suat Suna için müzik hayatının merkezinde. Eski hayranlarına hemen söyleyelim, Suat Suna’nın mutlu bir evliliği ve bir kızı var. Saçları hala çok güzel ve evet hala çok güzel keman çalıyor.

DENIZ ARCAK – 52 YAŞINDA GIRGIR ŞAMATA
Deniz-Arcak-min-1.jpg


Hani bazı insanlar vardır, yaşları ne kadar artarsa artsın o eğlenceli hallerinden hiçbir şey kaybetmezler. İşte Deniz Arcak tam da öyle bir kadın. Ondan döpiyes giyip ağırbaşlı konuşmasını beklemeyin yani. Sanki 90’lı yılları şarkılarıyla sallayan o değilmişçesine bizden biri gibidir hali tavrı. 1993 yılının en güzel şarkısı bizce Deniz Arcak’ın “Vurur” şarkısıdır. Açın dinleyin ne dediğimizi anlayacaksınız. O ses o yorum bu kadar ilgisiz kalmamalı diyoruz. Geçen yıllarda rol aldığı tiyatro eserlerini ve sinema filmlerini çok beğendik ama biz onu yine sahnede görmek istiyoruz. Şarkı nasıl söylenir bir göstersin yeni nesil şarkıcılara!
 

Charismax

Copyright @ Charismax
Katılım
3 yıl 8 ay 3 gün
Mesajlar
25,264
Tepkime puanı
8,715
Yaş
35
Konum
Memed' Home
İsim
CHRS
Memleket
Neresi?
Meslek
IzdırapÇI
Cinsiyet
vtEvVy
Medeni Hal
Zaman acımasız vay bee neydi ne olmuş..

@Destina

It%C4%B1r-Esen-min.jpg


Bu adamlarında bunlar olduğunu bilmiyordum ha :D

Zihni-G%C3%B6ktay-min.jpg



Can-G%C3%BCrzap-min.jpg
 

Benzer konular

Geri
Üst Alt